Programın tamamını izlemek için:
“Büyükelçilere gösterilen reaksiyon çok fazla ve gereksiz”
Bu hafta birkaç tane önemli konu var. İlki, 10 büyükelçinin Osman Kavala tepkisi. Ben Türkiye’nin reaksiyonunun çok fazla olduğunu düşünüyorum. Çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bir kararı var. Büyükelçiler de bu kararı dile getiriyorlar. Büyükelçilerin bir ölçüde görevi de bu. Şimdi, büyükelçileri susturduğunuz zaman devletler yapar bunu. Buradaki reaksiyon çok fazla ve gereksiz gibi geliyor bana.
“ABD ile ilişkiler zora girdi ve bunun içinden çıkmak da çok zor”
İkinci konu, Amerika ile ilişkiler. Bu, S-400’lere bağlandı. Amerika ve Avrupa ülkeleri Türkiye’nin eksen değiştirmeye çalıştığı izlenimi aldılar. NATO’nun kararlarına zaman zaman Fransa ve Yunanistan da karşı çıkmıştır ama onlarda hiç eksen değişikliği kuşkusu doğmamıştır. S-400’ler alınırken, birçok emekli diplomat ve hatta birçok değerli büyükelçi “aman alalım” dediler. Bu eksen değişikliği kolay değil. Bunun ekonomik, siyasi ve stratejik zorlukları var. Şimdi bu zorlukları görüyoruz. Suriye’ye bir harekât yapacak olursak, F-16 satın almamız, F-16’ların renovasyonu Kongre’den çok zor geçer. Yapılmadığı takdirde de ben yine yeni F-16’lar konusunda Kongre’nin zorluk çıkartacağı kanaatindeyim. Olsa olsa renovasyon çıkabilir. ABD ile ilişkiler zora girmiş durumda ve bunun içinden çıkmak da çok zor.
İç politikada hataları düzeltmek kolay. Sizin egemenliğiniz içerisinde. Örneğin vergi reformu yaparsınız, beğenilmezse değiştirirsiniz. Dış politikadaki hatalar ise çok zor düzeltilir. Çünkü sadece sizin iradeniz yetmez.
“Mısır adeta kendini ağırdan satıyor”
Gelelim Mısır ile ilişkilere. Mısır konuyu ağırdan alıyor belli ki. Kendisini ağırdan satıyor. Çünkü biz Mısır’a ve oradaki diktatöre hakaretler ettik. Bir nevi bize tükürdüğümüzü yalatmaya çalışıyorlar. Son üçlü toplantı bunun örneği. Mısır Devlet Başkanı, Yunanistan Başbakanı ve Kıbrıs Rum Lideri bir araya gelerek bir toplantı yaptı ve çıkan bildiri de bunu gösteriyor. Dediğim gibi, hataları düzeltmek dış politikada çok çok çok zordur.
“Avrupa Birliği, Polonya’ya müeyyide uygulayacak gibi gözüküyor”
Avrupa Birliği-Polonya ilişkileri de zora girmiş vaziyette. Burada da tabii AB kararlarının Polonya’nın mahkeme kararlarından üstün olduğu, olması gerektiği açık. Polonya bunun tersini yapıyor. Bizim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına tepki göstermemiz ve dinlemememiz gibi. Üyesi olmasına rağmen Avrupa Birliği’nin Polonya’ya bir müeyyide uygulayacağı anlaşılıyor.
“Hindistan’ın Covid uygulaması zincirleme etki yaratabilir”
Covid pandemisi çok şeyi değiştirdi. Son gelişme çok ilginç. Hint hükümeti, ki Hindistan fakir bir ülkedir milli gelir bakımından, Covid kaynaklı ölenlerin yakınlarına kişi başı 670 dolar vermeyi kararlaştırdı. Bu pandemi, devletlerin bakışını, iç ekonomilerini, dış politikalarını, her şeyi etkilemeye başladı. Hindistan’ın yaptığı çok insani bir şey. Çünkü kendisini suçlu hissediyor, devlet yetersiz kaldığı için. Ama bunu tazmin yoluna gidiyor. Bu, uluslararası alanda bir tür zincirleme etkisi yapar mı, yapmaz mı bunu zaman gösterecek.
“Aşılamanın rica ile olmadığı anlaşıldı”
Her halükârda içinde bulunduğumuz dünya son derece karmaşık ve dolayısıyla ortada hoş bir durum da yok. Bu işlerin içinden küresel bakımdan nasıl çıkarız bilemiyorum. Ama Türkiye olarak pandemi konusunda çok ciddi tedbir almamız gerekiyor. Ve aşılamayı zorlamamız lazım. Rica ile olmadığı artık anlaşılıyor.”