Rusya son zamanlarda Afrika ile giderek daha fazla ilgileniyor ve bir ölçüde sempati de topluyor.
St.Petersburg zirvesine 49 delegasyon katılmış. 17 tanesi devlet başkanı olarak katılmış. Daha öncekine daha fazla devlet başkanı katılmış (43) olmasını ve bu sayının bu yıl düşmesini Ukrayna harbinden ve tahıl anlaşmasının iptalinden ileri geldiği yorumları var. İlk zirve 2019 yılında Sochi’de yapılmıştı.
Ne yorum yapılırsa yapılsın, Batıda bu zirve küçümsense de ilişkiler böyle gelişir. Belki eski sömürgeci devletlere hırs beslemeye devam eden ve başarısızlıklarını tamamen Batı’ya yükleyen halkın Rusya’ya sempati beslemesi doğal. Üstelik Rusya henüz ulus devlet olamamış bazı ülkelere askeri yardım da yapıyor. İsyancı Wagner’in başının St.Petersburg zirvesinde boy göstermesi ve bazı temaslarda bulunması, Putin’in kendisinden tam anlamıyla vazgeçmediğinin belki bir göstergesi. Adı geçen grup özellikle Mali ve Merkezi Afrika Cumhuriyetinde aktif olmaya devam ediyormuş. Wagner grubu üs olarak şimdilik Beyaz Rusya’yı kullanıyor. Polonya ve Ukrayna sınırına yakın olmaları bu devletleri anlaşılan rahatsız etmiş.
Rusya tahıl anlaşmasının iptalinden doğan rahatsızlığı gidermek için ciddi ihtiyaç halinde olan 6 devlete tahıl hibe edeceğini açıkladı. Afrikalıların 23 milyar dolar borcunu da sildi.
Putin, birçok delegasyonun Ukrayna harbinin sona ermesi gerektiğini söylemelerine karşılık “biz hazırız top Ukrayna sahasında” demek zorunda kaldı. Tabii harbin nasıl sona ereceği hakkında koşulları saymadı.
Zirve sonunda kabul edilen deklarasyon yapılacak toplantı ve işbirliği alanlarına ek olarak çok kutuplu dünya istemini vurguluyor. İlaç sanayi, enerji alanında temel ihtiyaçlara yönelik işbirliklerine ilaveten Şangay Örgütü ve BRİCS gibi kurumlarla temas gibi siyasal işbirliklerini de içeriyor. Rusya-Afrika zirveleri artık 4 yılda bir değil 3 yılda bir yapılacak.
Zirveye rast gelen Nijer’de olan darbe de herkesin gözünü tekrar Afrika’ya çevirmesine neden oldu. Bir kez daha ülke halkının Rus bayrakları ile sokaklara dökülmesine yol açtı.
Afrika’da sadece Batılılar ve Rusya değil, uzun zamandır Çin de var. Çin bölgeye farklı girdi. Tesisler yaptı. Kendi işçileri ile geldi. Neticede bazı ülkeler büyük borçlanmadan dolayı Çin’den rahatsız oldu. Çin bölgede yer altı nadir mineraller (rare earth minerals) topladı. Bunlar buzdolabı, bilgisayar, cep telefonu yapmada kullanılan özellikle “chip” alanında hayati öneme sahip. Çin bu alanda adeta monopol kurdu.
Afrika, Sudan gibi iç harp, Nijer gibi darbe sahnelerine konu olmaya devam edecek maalesef. Ta ki ciddi biçimde devlet ve IŞID, BOKA HARAM gibi terör örgütlerine karşı koyma yeteneğine sahip olana kadar…
St.Petersburg zirvesi Afrika’nın mevcut durumunu değiştirmedi.Değiştirmesi de beklenmiyordu. Ama Rusya, Rusya- Ukrayna harbi dolayısıyla uluslar arası planda ve Birleşmiş Milletlerde içine düştüğü yalnızlığı bir ölçüde gideren önemli bir diplomatik hamle yapmış oldu.