HDP, Kürtlerin en çok tercih ettiği parti. 12 milyon Kürt seçmen var. En az yarısı HDP’ye oy veriyor. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi var. Bu nedenle bu parti üzerine, bu seçmen kitlesi üzerine hesaplar yapanlar, yorumda bulunanlar, onlara akıl verip, yol göstermeyi kendisine vazife belleyenler çoğalıyor. HDP seçmeni üzerine stratejiler kuruluyor, programlar yapılıyor.
Çözüm yolları
Bazıları meseleyi kökten çözebileceğini sandığı HDP’nin kapatılması seçeneğini gözden geçiriyor. Bunu gerçekleştirmek amacıyla çeşitli senaryolar üzerinde durulduğunu biliyoruz. Göreceğiz. HDP’nin kapatılmasının ters bir tepkiye neden olabileceği, muhalefete oy vermekte tereddüt eden muhafazakar Kürtlerin de muhalefete yöneleceklerini dillendirenler var.
Millet İttifakı
Millet İttifakı ile HDP arasında İYİ Parti üzerinden süren tartışma, ilginç eğilimleri ortaya çıkarıyor. HDP konuya Pervin Buldan’ın, Selahattin Demirtaş’ın bir iki çıkışı dışında örgütsel olarak sakin yaklaşıyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakı’nın, HDP’nin oylarına ihtiyacı olduğu bir gerçek. HDP bunu bildiği için fazla zorlamıyor. Siyasetin doğal akışı içinde HDP’nin de katılacağı bir çözüm bulunacağını görüyorlar. Ancak, her şeye muhalif bazı çevreler, “Kürtleri görmezden gelemezsiniz”, “HDP’yi dışlayan bir ittifaktan demokrasi olmaz” türü çıkışlar yapıyor. Görünürde haklı gibi olan bu çıkışlar, Millet İttifakı ile muhtemel işbirliğini erken zorlama nedeniyle çıkmaza sokabilir. En sıkı muhalif, en Kürt dostu görünen bu çıkışların etkisiyle birliğin bozulması en çok ihtiyacımız olan demokrasi yolunu tıkayabilir. HDP yöneticileri “Cumhurbaşkanı adayını belirlerken bizim de görüşümüzü almalısınız. Yoksa ayrı aday çıkarabiliriz” diyor.