Ana SayfaGÜNÜN YAZILARIIrak Kürdistanı'ndan Türkiye'deki barışa destek

Irak Kürdistanı’ndan Türkiye’deki barışa destek

Erbil’de, Kuzey Iraklı Kürt liderlerle ayaküstü, Türkiye’de son günlerde “barışçı çözüm” diye anılan gelişmeleri konuştuk. “PKK burada yok” dediler. Türkiye’deki gelişmeleri merakla izliyorlar. Türkiye’nin huzura kavuşmasının, bu meseleyi çözmesinin bölgeye büyük bir rahatlık sağlayacağına inanıyorlar. Sohbet ettiğim kişiler arasında, Hoşyar Zebari ve Safeen Dizayee gibi Kuzey Irak’ın önde gelen siyasetçileri de vardı. Safeen Dizayee, hâlen Özerk Bölge’nin Dışişleri Bakanlığı görevini sürdürüyor.

Önceki gün Erbil’deydim. KDP Medya Bölümü Başkanı Dr. Salar Othman’ın davetiyle gittiğim Erbil, tam anlamıyla küçük bir modern şehir. Gökdelenler, şehri kuşatmış durumda. Geniş caddelerde son model, konforlu protokol arabaları sıra sıra ilerliyor.

2024 verilerine göre Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin başkenti Erbil kentinin nüfusu yaklaşık 1.5 milyon civarında. Erbil hem Kürt nüfusun hem de bölgeye iş veya sığınma amacıyla gelen Arap, Türkmen ve Süryani toplulukların bulunduğu kozmopolit bir yapıya sahip.

Kürdistan Demokrat Partisi’nin Dr. Salar Othman yönetimindeki Medya Bölümü’nden, iyi Türkçe konuşan Solin Hanım’la haberleşerek, “Cezayir Antlaşması’nın Sonuçları ve 50. Yılı” başlıklı sempozyuma konuk oldum.

Akademisyenlerin, kanaat önderlerinin ve o günleri yaşamış askerlerin katıldığı çeşitli oturumlarda, Cezayir Antlaşması’na karşı Molla Mustafa Barzani’nin başlattığı askeri ayaklanmanın sonuçları değerlendirildi. Bugünkü “Özerk Bölge”nin temelinin atıldığı o direnişin sonuçları tartışıldı.

26 Mayıs 1976’da, tam 49 yıl önce, Peşmerge (KDP’nin silahlı gücü) bir antlaşmaya isyan etmişti: 1975 yılında İran ile Irak arasındaki savaş, Irak’ın yenilgisiyle sonuçlanmıştı. Cezayir Devlet Başkanı Huari Bumedyen’in aracılığıyla Cezayir’de gerçekleştirilen antlaşma, İran Şahı ve Saddam Hüseyin’in imzasıyla yürürlüğe girmiş ve Kürtleri yok sayan bir sonuç doğurmuştu. Dünyanın önde gelen güçleri, savaşın durması adına bu antlaşmayı destekliyordu. Ancak kimse Kürtlerin tepkisini beklemiyordu.

O dönemde Kürt Bölgesi’nin lideri olan Molla Mustafa Barzani, eldeki çok ilkel silahlarla “Bu antlaşmayı kabul etmiyoruz” diyerek ayaklandı. KDP’liler için çok ağır bir yenilginin ardından tekrar silaha sarılmak kolay değildi. Bugün ulaştıkları özerk yapıyı, o ayaklanmayla başlayan direnişleri sayesinde elde ettiklerine inanıyorlar. Bu nedenle o günü, yani 26 Mayıs’ı “Mayıs Devrimi” olarak anıyorlar.

Bugüne dönecek olursak… Erbil’de, Kuzey Iraklı Kürt liderlerle ayaküstü, Türkiye’de son günlerde “barışçı çözüm” diye anılan gelişmeleri konuştuk. “PKK burada yok” dediler. Türkiye’deki gelişmeleri merakla izliyorlar. Türkiye’nin huzura kavuşmasının, bu meseleyi çözmesinin bölgeye büyük bir rahatlık sağlayacağına inanıyorlar. Sohbet ettiğim kişiler arasında, Hoşyar Zebari ve Safeen Dizayee gibi Kuzey Irak’ın önde gelen siyasetçileri de vardı. Safeen Dizayee, hâlen Özerk Bölge’nin Dışişleri Bakanlığı görevini sürdürüyor.

Kısa bir süre kaldığım Kürdistan Özerk Bölgesi’ndeki gelişmeleri daha derinlemesine incelemek gerektiği kanaatindeyim.

- Advertisment -