Ana SayfaHaberlerGündemHDP’nin İstanbul seçim stratejisi…

HDP’nin İstanbul seçim stratejisi…

 

Sputnik'te yer alan habere göre; HDP Eş Başkanı Pervin Buldan, Meclis’teki makamında bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı.

 

'Görüş yasağının kalmasının seçimle ilgisi yok'

 

Abdullah Öcalan’a yönelik görüş yasağının kalkmasını değerlendiren Buldan, hükümetin bu adımının yerel seçimlerle bir ilgisi olmadığı görüşünde. Bunun için çok büyük bir mücadele verildiğini, açlık grevleri yapıldığını anlatan Buldan, “Bir de hukuki yönden tuttuk biz hep. Gerçekten temel bir hak aile görüşü, avukat görüşü, hukuki ve yasal bir talepten bahsettik. Biraz oraya bağlıyoruz açıkçası. O yasak kaldırıldı. Yasağın kaldırılmasıyla da zaten avukat görüşü başladı. Onun dışında İstanbul seçimleriyle bize göre AKP böyle düşünmüş olabilir ama, bu konuda herhangi bir şeye yok. Ne bizim cephemizde ne de İmralı adasından da böyle bir şey gelmedi yani bunu da biliyoruz” diye konuştu.

 

'Çözüm süreci diye bir şey gündemde yok'

 

Hükümetin Öcalan kararı, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Bana sorarsanız avukatıyla görüşsün” açıklaması ‘yeni bir çözüm süreci mi başlıyor?’ sorusunu da gündeme getirmişti. Ancak Pervin Buldan, bu yöndeki değerlendirmelere de katılmayarak şunları söyledi:

“Yok, yani çözüm süreci de başta olmak üzere böyle bir şey şu anda gündemde değil zaten, böyle bir şey yok. Çözüm süreciyle de alakalı değil, İstanbul seçimleriyle de alakalı değil. Tamamıyla hukuki bir süreçle bağlantılı olarak temel hak ve özgürlükler bağlamında olması gereken bir şey üzerinden aile ve avukat görüşü. Zaten anneler de, açlık grevine girenler de farklı bir talepte bulunmadılar. Yasal hakları kendisine verilsin istendi, Adalet Bakanlığı’nın kendi çıkardığı yasalara uyması istendi. Bu, bu kadar. Tesadüf de olabilir tabii ki, bu kadar büyük bir eylem vardı ama ölüm oruçları açlık grevleri bunlar da zorluyor tabii ki, o yüzden biz öyle bir bağlantı kurmadık”.

 

'Leyla Güven’in uzun bir süre tedaviye ihtiyacı var'

 

Abdullah Öcalan’dan gelen mesaj üzerine açlık grevleri sona erdi. HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven de 200 gündür sürdürdüğü açlık grevini bitirerek tedavi altına alındı. Buldan, Leyla Güven’in uzun bir süre tedaviye ihtiyacı olacağını ifade ederek, “Çünkü kaslar tamamıyla erimiş, vücutta kas diye bir şey kalmamış, son zamanlarda kemikler ağrımaya başlamıştı. Bir kere 15 gün hastanede yatacak, öyle demiş doktor, kasların erimesi kalbe de zarar vermiş. Kalıcı bir şey yok gibi gözüküyor ama bir fizik tedavi sürecine ihtiyacı var gibi gözüküyor” dedi. Buldan, Güven’in sağlığının yerine gelmesinin ardından TBMM’ye gelerek milletvekili yeminini de edeceğini da kaydetti.

 

'Öcalan’ın Suriye mesajı'

 

Öcalan’ın avukatları ile yaptığı ilk görüşmedeki mesajında Suriye vurgusu dikkat çekmişti. Sorular üzerine bu konuda devlet ile Öcalan arasında bir görüşme yapılıp yapılmadığını bilmediklerini ifade eden HDP Eş Başkanı Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kendisi de bu konuda bir şey söylemiyor zaten. Fakat Suriye meselesi, bizim görüşme yaptığımız dönemlerde de çok gündeme gelen ve özelikle Öcalan için hep ‘kırmızı çizgimizdir’ dediği bir meseledir Suriye. Oradaki Kürtlerin statüsü elde etmiş olduğu kazanımlar ve oraya yapılan müdahale, bütün bunlar kabul edilir bir şey değil yani, Öcalan da hep böyle söyledi, Kürtler de böyle yaklaşıyor. Suriye önemli tabii ki hani bu süreçte gerçekten Suriye’de Türkiye’nin uygulamış olduğun politika yanlış bir politika. Başından beri hep söylüyoruz. Bir çıkmazın içerisinde açıkçası Türkiye ve çıkmazın içerisinden en az zararla nasıl çıkabilir belki bunlar üzerinden bir değerlendirme yapmak gerekiyor. O yüzden Öcalan'ın da perspektifleri, görüşleri, düşünceleri önemli bence. Fakat kendileri görüşüyor mu bunu bilmiyoruz biz, özellikle ilk avukat görüşünde Suriye ile ilgili vermiş olduğu önemli bir mesaj. Görüşmelerin olup olmadığını bilmemekle birlikte esas kritik nokta ve düğüm noktası Suriye’dir.”

 

“Niye şüphe var, açık mesaj veren bir partiyiz, İstanbul’da sahaya iniyoruz”

 

YSK’nın İstanbul’da seçimi yenileme kararı sonrası HDP’den yapılan açıklamalara rağmen HDP seçmenin tavrına ilişkin tartışmalar yeniden gündeme geldi. HDP seçmenine yönelik bu şüpheyi de değerlendiren Pervin Buldan, 23 Haziran seçimleri için Eş Başkanlar, milletvekilleri ve örgütler olarak sahaya da ineceklerini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Niye şüphe var? Yani bu kadar açık mesaj veren bir partiyiz. Bu hafta itibariyle artık sahaya da iniyoruz İstanbul'da. Ben de Sezai başkan da (Sezai Temelli) milletvekili arkadaşlarımız, il örgütümüz bir bütün bir kampanya süreci başlatıyoruz biz de seçime kadar 23 Haziran'a kadar. Bütün İl ve ilçe örgütlerimizle birlikte, bölge milletvekillerimizle birlikte İstanbul'da seçim kampanyamızı başlatıyoruz. Bizim burada açık ve net tavrımız var. AKP'ye kaybettirmek ve demokrasi güçlerinin kazanması üzerinden kuruyoruz hep kurgumuzu. O yüzden HDP'nin tavrı nettir İstanbul açısından, hiç kafalarda herhangi bir şüphe ve soru işareti olmaması gereken en net parti HDP'dir bu dönem açısından.”

 

'Hedef 200 bine yakın sandığa gitmeyen HDP seçmeni'

 

Pervin Buldan, Kürt seçmeni etkilemek için AKP’nin bölgeden yüzlerce meleyi (din adamı), İstanbul'a getirdiğine ilişkin haberleri de değerlendirdi. AKP’nin 31 Mart’ta oy vermeyen kendi tabanındaki Kürtleri motive etmek, sandığa götürmek için böyle bir şey yaptığını duyduğunu kaydeden Buldan, “Bizim, 31 Mart seçimlerinde 200 bine yakın oy kullanmayan seçmenimiz var. Şimdi biz o seçmenimizi de sandığa götürmek üzerinden bir çalışma başlatıyoruz. Var olan ya da oy kullanan seçmen artı oy kullanmayan 200 bin seçmen” dedi.

 

İstanbul’da Cuma günü bir toplantı yapacaklarını belirten Buldan, “Bir yol haritası bir çalışma yöntemi çıkaracağız ortaya. Halk buluşmaları, ev ev ziyaretler… Çünkü kimlerin sandığa gitmediği, kimlerin oy kullanmadığı, İstanbul il örgütümüzün elinde var böyle bir liste” diye konuştu.

 

“CHP’ye oy vermek istemeyen içine sindiremeyen seçmenimiz var bunu saklayamayız”

 

Peki 200 bine yakın HDP seçmeni 31 Mart’ta neden sandığa gitmedi? HDP Eş Başkanı Pervin Buldan soruyu yanıtlarken, bunun çeşitli sebepleri olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

“CHP'ye oy vermek istemeyen seçmenimiz var gerçekten, bunu çok içine sindiremeyen seçmenimiz var, bunu saklayamayız. Gerçi şunu da duyuyoruz, ‘bir mağduriyet oldu, tamam biz vermemiştik 31 Mart'ta ama bu seçimde gidip vereceğiz’ diyen kesim çok fazla, bizim seçmenimiz açısından da söylüyorum. Çok tanık oldum çünkü. Ama birçok neden olabilir tabii. En önemli ve birinci neden CHP. Fakat her şeye rağmen biz seçmenimize söylüyoruz, biz demokrasi güçlerinin desteklediği adaya oy veriyoruz, biz demokrasi ittifakı gerçekleştirdik çünkü bu dönem açısından. O nedenle bizim açımızdan siyasi parti ya da aday değil, demokratik güç birliği.”

 

'Sandıklara sahip çıkarsak İmamoğlu büyük farkla kazanır'

 

23 Haziran seçimlerine yönelik CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ya da CHP yönetimiyle bir temasları olmadığını da vurgulayan Pervin Buldan, “İl örgütleri üzerinden var, İstanbul il örgütlerimiz sadece seçim süreciyle ilgili kısmi görüşmeler yapıyorlar” dedi.

 

Buldan, İstanbul seçiminde parti olarak kendilerinin de sandıklara sahip çıkacaklarını vurgulayarak, “Sandıklara sıkı sarılacağız yani. Sandığa sahip çıkmak, seçimi kazanmak demektir. Sandıkta yapılamayacak bir hileyi, başka bir yerlerde yaparlar mı bilmiyorum. Seçmenimizin tabanımızın halkımızın sandıklara sahip çıkması oyuna sahip çıkması ve her türlü hilenin hurdanın önüne geçmesi gerekiyor gerçekten. Böyle bir şey yapabilirsek bence zor. Ve büyük bir farkla kazanacağını düşünüyorum ben İmamoğlu'nun” dedi. Buldan, “Ne kadar bir farkla kazanacağını düşünüyorsunuz?” sorusuna ise, “250 bin” yanıtını verdi.

 

“AKP’li kayyumlar kaybedeceklerini biliyorlardı…”

 

HDP Eş Başkanı Pervin Buldan bir soru üzerine de 31 Mart’ta seçiminde kazandıkları belediyelerin büyük borçları olduğunu söyledi. Buldan, “Trilyonlarca borç devralan belediye başkanlarımız var. AKP'li kayyumlar kaybedeceklerini biliyorlardı ve HDP'yi çalıştırmayacak bir duruma getirip, öyle teslim ettiler. Ama her şeye rağmen yani para olmasa da bu kadar borç olsa da biz hep şunu söylüyoruz, ‘halkın yanında halka hizmet vermek için her şeyi yapın, evet borç olabilir fakat bu borçları bir şekilde idame ettirmek için büyük bir çabanız mutlaka olmalı, çünkü insanlar sizden hizmet bekliyor” diye konuştu.

 

 

- Advertisment -