Ana SayfaHaberlerPeker: Süleyman Soylu 15 Temmuz'dan sonra sivillere kalaşnikof dağıttı

Peker: Süleyman Soylu 15 Temmuz’dan sonra sivillere kalaşnikof dağıttı

Sedat Peker'den vahim iddialar: 15 Temmuzun hemen akabinde Renault beyaz Fluence marka arabayla bir kasa kalaşnikof silah İstanbul Balat’a gitti. Balat’ta Demir Kilise olarak bilinen Sveti Stefan Kilisesi’nin hizasındaki boş bir ara sokakta, gece 01:00 civarında siyah bir Passat’a yüklendi.

Mayıs ayından beri çektiği videolar ve yaptığı sosyal medya paylaşımları ile Türkiye’de gündemi belirleyen Sedat Peker, sosyal medya hesabından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik bir dizi yeni iddiayı gündeme getirdi.

Peker’in paylaşımlarında kullandığı ifadeler şu şekilde:

15 Temmuzdan sonra bir kasa kalaşnikof şimdiki AK Parti İstanbul Gençlik Kolları Başkanı’yla Balata gitti”

“Ülkemiz tehlike altında olduğunda milli mücadele verebilmek için sivil halkı örgütlemek gerektiğinde, halka silah dağıtarak sivil direniş oluşturma görevi Özel Harp Dairesi’ne aittir (daha önceki adı Seferberlik Tetkik Kuruludur). Öncelikle bu tip yapıların var olması gerektiğine inanan, Teşkilat-ı Mahsusa ruhunu savunan bir kişiyim. Şu ana kadar anlattıklarımın içinde en önemli bölüme geldik. 15 Temmuzun hemen akabinde ülke genelinde demokrasi nöbetleri tutulurken ağustosun ilk haftasında ekrem gökçekerden alınan, özyurtların bünyesinde olan Renault beyaz Fluence marka arabayla, Esenyurt cumhuriyet meydanının arkasında karanlık bir sokakta (DAP hotelin arka tarafında) arabaya koyulan bir kasa kalaşnikof silah İstanbul Balat’a gitti. Ak Parti İstanbul gençlik kolları başkanı olan Taha Ayhan’ın yardımcısı olan Osman Tomakin’e teslim edildi (Osman Tomakin siyah Passat araçla silahları teslim almaya geldi). Bu araç Ak Parti gençlik kolları il başkanına tahsisli bir araçtı, herhangi bir polis uygulamasına girmesin diye. Osman Tomakin şu anda Ak Parti İstanbul gençlik kolları başkanıdır. Silahların olduğu kasa Esenyurt’tan gece 23:30 gibi yola çıktı.”

Silahlar devlete kayıtlı değil

“Silahları getiren araçta Esenyurt Ak Parti gençlik kolları başkanı Abdülsebur Soğanlı,ve de 15 Temmuz gazisi İçişleri Bakanlığı personeli Ahmet Onay vardı.Bu kişiye Gazi olması dolayısıyla ben araba alıp hediye etmiştim.Kendisi sayın Cumhurbaşkanımızın da sevdiği bir isimdir. Silahlar Balat’ta Demir Kilise olarak bilinen Sveti Stefan Kilisesi’nin hizasındaki boş bir ara sokakta, gece 01:00 civarında siyah Passat’a yüklendi. O zamanki gençlik kolları başkanı Taha Ayhan şuanda İslam işbirliği teşkilatları gençlik kolları başkanlığını yapmaktadır. süslü süleyman,bu giden silahlar özel harp envanterine kayıtlı değiller. Devletin herhangi resmi bir birimine de kayıtlı değiller. Sen o tarihlerde Sosyal Çalışma ve Güvenlik Bakanlığındaydın. 15 Temmuz’da kahramanlık rolleri oynarken TRT binası baskınına gittiğinde hepsinin elinde kalaşnikof marka silahlar olan birçok sivil şahıs vardı. Bu silahlar da devlet envanterine kayıtlı değil. Biraz önce anlattığım, dağılımı senin tarafından koordine edilen hiçbir silah da devlet envanterine kayıtlı değil.”

Bu silahlar 15 Temmuzdan sonra da dağıtıldı’

“Senin cumhurbaşkanı olmanı planlayan arkandaki şaibeli organizasyonla 15 Temmuz sonrasında da bu silahları dağıtmaya neden devam ettiniz? Öyle ya, bu silahları gerektiğinde dağıtma görevi Özel Harp Dairesi’ne ait. Sana bir fırsat veriyorum, benim yalan söylediğimi kanıtlarsan bugüne kadar anlattığım her şeyin boşa çıkmasını kabul ediyorum. İsimlerini verdiğim bu kişilerin hts kayıtlarını ve o güne ait mobese kayıtlarını kamuoyuna açıklayın. Ahmet Onay sen şerefli bir adamsın, bildiğin doğruları çık anlat.”

‘İç savaş amacının en büyük parçası el altından birçok yapıya dağıttırdığın silahlardır

“süslü süleyman, fetöcüler bu ülkenin en büyük düşmanı.Fakat senin de onlardan aşağıya kalır bir yanın yok.İnsanların milli ve dini duygularını tahrik edip iç savaş çıkarma amacının en büyük parçası,15 Temmuz sonrasında da el altından bir çok yapıya dağıttırdığın bu silahlardır”

‘Soyluyu Cumhurbaşkanı yaptırmak isteyen klik karanlık işlerini Esenyurttan koordine etti’

“Esenyurt’ta Bahaş holding diye bir firma var. Esenyurt belediyesi ile anlaşıp Esenyurta 40 milyon TL değerinde hastane yaptılar. Karşılığında ise bugünkü piyasa değeri 1 milyar TL olan devasa boyutlardaki Sembol Residence’ların yapıldığı arsayı hibe olarak aldılar. Bizlerin en az 500 milyon TL’lik değerini çaldılar. Bu Bahaş holding, amblemi şaha kalkmış at olan diğer özyurtlar holdingle beraber Meydan Ardıçlı projesini de beraber yaptılar. Bu da binin çok üzerinde daireden oluşan devasa bir proje. Sizin de tahmin edeceğiniz üzere imar oyunları ile sizlerin milyarlarca TL hakkınızı çaldılar. süslü sülüman ve onu cumhurbaşkanı yapmak isteyen klik, yeni kurulan bu ilçeyi finans sağlama yeri olarak kullanırken karanlık işlerini de buradan koordine ettiler. Bahaş holding yüklenici firma olarak paşa karadenizi görevlendirmiş olsa da tüm büyük projelerin sahipleri Bahaş holding ve de iki ayrı özyurtlar inşaat grubudur.”

Kuzu Grup, Soylunun gizli kasası’

“Vatandaşlarımız, asgari ücret acaba 3.500 TL olur mu diye beklerken bu harami yapısı yeni kurulan bu ilçeden milyarlarca doları ceplerine koyuyorlar. Kullandığı don parasını bile partisine ödettirecek kadar cimri olan doncu süleymanın bir önceki oturduğu ev Ardıçlı villalarındaydı. Yani özyurtların villalarıydı (yani süslü sülünün gizli kasası olan firma).süslü sülü şu anda ise Kuzu gruba ait Spradon villalarında oturuyor. O projede normal villaların fiyatı 7 ya da 8 milyon TL. Kuzu grubu hatırlarsınız, daha önceki paylaşımlarımda sadık soylu üzerinden süslü sülümanın gizli kasası olduğunu anlatmıştım.”

Adı geçen Ahmet Onay’dan açıklama: Peker’in bahsettiği kişilerle kilise yakınına gittim

Sedat Peker’in, silahları getiren araçta olduğunu söylediği Ahmet Onay, “Kamuoyunu aydınlatma metnidir” başlığı altında sosyal medya hesabından bir dizi paylaşımda bulundu.

Kamuoyunu aydınlatma metnidir; Bugün ismimin Sedat Peker twitlerinde geçtiğini gördüm. Sedat Peker ile 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında Gazi olmamdan dolayı tanıştım. (Kendisiyle İstanbul Etiler’de bir restoranda iftar yemeğinde bir araya gelerek.)


Daha sonra kendisiyle sıklıkla görüşmeye devam ettim.15 Temmuz 2017 tarihinde darbe girişimin 1. Yıl dönümünde bana bir otomobil hediye etti. Aynı gün mekânı cennet olsun 15 Temmuz Şehidimiz Burak Cantürk kardeşimin ailesine ev hediye etti. (Haber sitelerinde mevcuttur.)


Kendisini Şehit ve Gazi ailelerine yaptığı yardımlardan dolayı (ben de bir Gazi olduğum için) tüm kamuoyu bilir. Twitlerde bahsi geçen meseleye yani asıl gündem konusuyla ilgili açıklama yapacak olursam; Sedat Peker‘in twitlerinde ismi geçen kişilerle bir arada bulundum. Dönemin AK Parti Gençlik Kolları İl Başkanı Taha Ayhan ve yanındaki kişilerle birlikte Balat’ta ki ismi geçen kilisenin yakınlarında bulundum. Abdülsebur Soğanlı ile birlikte gittim.


Yanımızda da adını bilmediğim bir kişi daha vardı, (arabayı kullanan, beyaz Fluence) ancak o süreçte yaralarımın tam iyileşmemesinden dolayı araçtan inmedim. Birbirlerine ne alıp verdiklerini de görmedim.

Kalaşnikof marka silahların, bahse konu kişiler arasında başka bir yere transfer ya da alışveriş yapıldığını görmedim. Ancak kimseyi (bilmediğim bir konu üzerinde) zan altında bırakamam.


Buradan sonrası hakkında ne bir fikrim ne de gördüğüm bir şey vardır. Ben asla yalan konuşmam, konuşamam. (Yalanın ortaya çıkmak gibi kötü bir yanı vardır)


Bu paylaşımlar sonrası benim AK Parti’den ve bazı kişilerden menfaatim olduğu yönünde sosyal medya paylaşımları görmekteyim. AK Parti’ye hiçbir zaman üyeliğim dahi olmamıştır.

Haber kanallarında ve sosyal medya platformlarında adımı geçirirken lütfen aileme, şahsıma ve inandığım yola hedef olabilecek (siyasi ve rencide edecek tüm cümlelerden kaçının) çünkü ben sizin bahsettiğiniz gibi menfaatçi ve yol bulan tiplerden değilim, olmadım.


Sedat Peker abi ile görüştüğümü asla inkar etmiyorum. Hatta ve hatta tüm bu olaylar yaşanmaya başladığı günden itibaren; başta Sn. Cumhurbaşkanımız, Sedat Peker abi ve İçişleri Bakanımız Süleyman SOYLU’yu sevdiğimden ötürü; Bu kargaşaların bir an evvel son bulup, birlik ve beraberliğimizin zedelenmemesi için her vakit duâ etmişimdir. Allâh buna şahit. Doğru sözün yemine ihtiyacı yoktur. Tüm kamuoyuna saygılarımla.

- Advertisment -