Üç Suriyeli işçinin 16 Kasım 2021’de İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde gece uyurlarken bir cani tarafından yakılarak öldürüldüğü iddia edildi.
İddiaya göre, Güzelbahçe’de bir şirkette çalışan üç Suriyeli işçi birlikte kaldıkları odada uyurken, sabaha doğru ismi Kemal olan bir kişinin evlerine benzin döküp yakması sonucunda hayatlarını kaybetti.
Vahşet, olayın üzerinden bir ay geçtikten sonra, İzmir’de yaşayan Suriyeli bir kişinin öldürülen işçilerin ailelerine ulaşmayı başarması sonucunda ortaya çıktı.
Kemal isimli kişinin, olaydan önce çevredekilere “Bu Suriyelileri yakıp öldüreceğim” dediği fakat sözlerinin insanlar tarafından ciddiye alınmadığı da bir başka iddia.
İHD İzmir şubesi olayla hakkında şu açıklamayı yaptı:
“16 Kasım’da İzmir Güzelbahçe’de 3 Suriyeli mülteci gencin benzinle yakılarak hayatını kaybettiği duyumunu aldık. Mülteci dernekleri ve hak örgütleriyle beraber yaptığımız ilk araştırmalarda şunlar tespit edildi: Olay 16 Kasım’da gerçekleşmiş. Bir şahıs 3 Suriyeli mülteciyi önce benzinle yakmış ardından aynı şahıs iki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını bıçaklayarak öldürmüş. Aileler karakola çağrılmış ve susmaları için uyarılmışlar. İnsan Hakları Derneği olarak sürecin takipçisi olacağız.”
Tüm bunları, yakılarak öldürüldüğü iddia edilen gençlerin aile üyeleri Hüseyin El Ali, Ahmed Hüseyin ve Suriyeli avukat Ahmet Katie ile konuştuk. Suriyeli insan hakları aktivisti Taha Elgazi de konuşmalarımızı tercüme etti.
Ahmed Hüseyin (öldürülen Muhammed Hüseyin’in ağabeyi): “Güzelbahçe Emniyeti olayı doğruladı, ‘gelin dava açın’ dediler”
“Kardeşim 2004 doğumlu, 17 yaşındaydı. Kardeşim ve iki arkadaşı, gece uyurken, sabah 4’e doğru bir Türkiye vatandaşı tarafından üzerine benzin dökülen evde yakıldı ve öldü.
“Kardeşimi katleden cani, bir gece önce mahallede bulunan bir vatandaşa ‘Ben bu Suriyelileri yakacağım, öldüreceğim’ demiş. Oradaki vatandaş, caninin sözlerini ciddiye almamış. O kadar umursamamış yani. Ama maalesef adam sözünü tutmuş.
“Bildiğimiz kadarıyla kardeşim ve arkadaşları ile cani adam arasında herhangi bir tanışma ya da tartışma yok öncesinde. Cani kişi aslında şoförmüş. Arada sırada aynı firmadan gelip başka illere ya da başka ilçelere mal dağıtıyormuş. Çevredeki insanlar da biliyor aralarında bir şey olmadığını. Ama o mahallede yaşayan herkes bu kişinin Suriyelilerden nefret ettiğini biliyormuş. Sürekli, ‘bunları sevmiyorum, bunları yakacağım, bunları buradan kovacağım’ diyormuş.
“Bize haber bir ay sonra geldi. Orada, çok fazla Suriyeli yaşamıyor. Ama bir aile bize ulaştı daha yeni. Biz de direkt Güzelbahçe İlçe Emniyet Müdürlüğü ile iletişime geçtik. Oradaki memur bize, “Gelin, dava açın. Bir tane de avukat bulun bu konuyu takip edin” diyerek olayı doğruladı.
“Zaten kardeşimi ve arkadaşlarımı yakarak öldüren cani polisler tarafından yakalanmış. Tutuklu haldeymiş. Bize Güzelbahçe İlçe Emniyeti’nden söylendiğine göre ismi de Kemal’miş.”
Hüseyin El Ali (Öldürülen Ahmed El Ali’nin ağabeyi): “Bizim talebimiz bu katilin en ağır şekilde cezalandırılması”
“Kardeşim Ahmed 21 yaşındaydı. Ben İstanbul’da yaşıyorum. Kardeşim, Suriyeli arkadaşları ile bir işte çalışıyordu. Katil, kardeşimi ve arkadaşlarını yakmadan 2-3 saat önce gelmiş ve ‘Ben bu gece sizinle kalmak istiyorum’ demiş. Ahmedler de ‘Olur, bizim de bir fazla yatağımız var. İstersen gel burada yat’ demişler. Sonra çıkmış gitmiş. Bunu tutuklandıktan sonra ifadesinde söylemiş.
“Aynı kişi bir gün önce orada bulunan bir Türk vatandaşına ‘Bu Suriyelileri yakacağım, öldüreceğim’ de demiş.
“Maalesef sabah namazından önce, saat 4 gibi gelip benzin döküp kardeşimin ve arkadaşlarının kaldığı odayı ateşe vermiş.
“Bir ay boyunca ne kardeşimin çalıştığı iş yerinden ne de devletten kimse bizimle iletişime geçmedi. Oradaki bir Suriyeli aile bize ulaşmayı başardı. Biz de öyle öğrendik. Emniyet ile iletişime geçip durumu teyit ettik. Yarın İzmir’e gidiyoruz. Katil hakkında suç duyurusunda bulunacağız.
“Olayın üzerinden haftalar geçmiş. Bu sürede bize kimsenin haber vermemesi çok büyük bir yanlış. Bizim talebimiz bu katilin en ağır şekilde cezalandırılması. Üç kişiyi yakarak öldürmüş birinden bahsediyoruz.”
Suriyeli avukat ve insan hakları aktivisti Ahmed Katie: “Son yıllarda gördüğümüz kin, ayrımcılık, nefret söylemlerinin bir sonucu”
“Aslında Güzelbahçe olayı son yıllarda gördüğümüz kin, ayrımcılık, nefret söylemlerinin bir sonucu. Aylardır, yıllardır bazı partiler tarafından Suriyeli mülteciler ayrımcılık, kin ve nefret odağı haline getirilmeye çalışılıyor. Halkımızın bu konudaki duygularını negatif bir hale getirdiler.
“Bizim talebimiz hukuki ve kanuni olarak gereğinin yapılması ve bu katilin hak ettiği şekilde cezalandırılması.”