Ana SayfaYazarlar'Asmayacağız, yargılayacağız'

‘Asmayacağız, yargılayacağız’

Bu sözler HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'a ait. İstanbul'da seçim sonuçlarını değerlendirdiği toplantıda sarf etti bu sözleri. Kastettiği kişi ise malum; Cumhurbaşkanı Erdoğan. Asmayacak ama yargılayacak! Sadece siyasi mevta haline getirecek! 

Aynı konuşmasında Demirtaş, Başbakan Davutoğlu'ndan da aşağılayan alaycı bir dille söz etti. 

Bu sözlerin önemsenmesi gerektiğini düşünüyorum; zira Demirtaş'ın sözleri zafer sarhoşluğuna kapılmış bir parti liderinin savurduğu şuursuz hakaretlerden daha fazlasına işaret ediyor; HDP'nin üstlendiği misyonu ortaya koyuyor. İttifak halinde hareket eden muhalefet partilerinin 7 Haziran sonrası izleyeceği yol haritasını ve siyasi hedeflerini ele veriyor.

AK Parti'nin spekülatif analizlerle zaman kaybetme yerine öncelikle bu durumu analiz etmesi gerekiyor. Muhalefetin gerçek hedefi nedir? Muhalefet partileri siyasi zeminde elde ettiği bu gücü nasıl kullanmayı planlıyor? Normalleşme doğrultusunda mı yoksa alttan alta kaos, çatışma ve istikrarsızlık üretme yolunda mı? Ülke yönetimine katılarak ekonomik büyümeyi ve siyasi istikrarı sürdürmeye niyetleri var mı, yoksa son 13 yılda Erdoğan'ın ruh kazandırdığı, istikamet verdiği Türkiye'yi eski rayına mı oturtmayı düşünüyorlar?  

Türkiye'nin hangi yöne evrileceğini elbette önümüzdeki günlerde göreceğiz. Fakat bu noktada uluslararası güç çevrelerinin daha belirleyici olacağı görülüyor. AK Parti'ye karşı muhalefeti dizayn eden, yönlendiren uluslararası güçler, Türkiye'nin alacağı istikamette de etkili olmaya çalışacaktır. Söz konusu istikametin bu toprakların çıkarına olmayacağını da herhalde söylemeye bile gerek yok.

Demirtaş'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Davutoğlu'nu hedef alan sözleri, aslında bu ülkeye verilmek istenen istikameti yansıtıyor. Demirtaş'ın asmaktan, yargılamaktan bahsedebilmesi onun gücünü kuşkusuz aşar ama arkasındaki gücün iradesini yansıtması bakımından dikkate alınmalı.

Ayrıca başında olduğu partisinin yaptığı çağrıyla Güneydoğu'da 50'den fazla insanın öldürülmesine sebep olan Demirtaş'ın, hesap verme yerine birilerini asmaya, hapse tıkmaya kalkması bu ülkede gerçeklerin ne kadar ters yüz edildiğini gösteriyor. Türkiye için tam demokratikleşme ve barış fırsatı doğmuşken, kimsenin bunu sabote etmeye hakkı yok. Başta da Demirtaş'ın…

Ahmet Hakan'a… 

Oysa bir menşın kadar yakındın bana Ahmet Hakan. "O selfi'de seçim sonuçlarına sevinmiyorduk, daha sandıklar açılmamıştı bile, düzelt kardeşim bunu, özür dile" diyebilirdin. Ben de düzeltirdim hatamı. Dalga geçmek için atılan bir twit idi. Ancak 9-10 saat bekleyip canlı yayında küfür ve hakaretler yağdırmayı tercih ettin. Arkadan, haince bir saldırı oldu. Şaşırmadım; ne de olsa grubunuzun baskın özelliği bu. Doğan grubu ve Ahmet Hakan söz konusu olduğunda yalana, dolana, çarpıtılmış bilgilere veya fotoğraflara hiç ihtiyaç yok, zira göz önünde olan doğrular/gerçekler sizi anlatmaya yeter de artar bile.

- Advertisment -