Bizim mahallede Ekmeleddin halleri

Açıkçası Ekmeleddin İhsanoğlu ismini ilk kez çatı adayı gösterildikten sonra duyduğumu söyleyerek cehaletimi baştan ortaya koyayım. Adaylığı açıklandıktan sonra tivitir da Cemaat’in silahşorleri tarafından parlatılmaya çalışılan İhsanoğlu ile ilgili cehaletimi yenmek için hemen Google amcaya müracaat ettim. Cehaletimi yok etme çabam sürerken bu konuda bir arkadaşıma, “Ben Fahri Korutürk’ü  aday gösteriler diye bekliyordum” dedim. Arkadaşım yüzüme “Salak mısın oğlum sen” diye baktıktan sonra, “O çoktan hakkın rahmetine kavuştu” diye söylenince, “Ne fark eder ikisi de ölü aday” diye cevap vererek salaklığımı bir anda artıya çevirdim.Bu arada Cemaat’in dışında ilk şoku atlatan, “Tatava yapma bas geççiler” benim gibi Google amcaya müracaat edip, cehaletlerini yok ettikten sonra, Ekmeleddin İhsanoğlu ismini ezberleme çabası içine girdiler. Ne de olsa pek duyulan bilinen isim değildi çatı adayı. Bu konuda ezbere dayalı eğitim sistemimiz imdada yetişti ve zorluk çekmedik. Ne de olsa ezber konusunda idmanlıydık. Bu yüzdendir en çok ezberimizi bozanlara kızmalarımız…”Tayyip’in karşısına şeytan da çıksa destekleriz” şiarını dustür eden bir kısım ahali ilk şoktan sonra çatı adayının “Ne kadar mübarek ve değerli bir insan olduğu” konusunda” önce kendilerini sonra yanındakileri ikna etme yarışına girdiler. İçerlerinde “Çok hayırsever bir adamdır, çeşmeler yaptırmıştır…” diyenler de çıktı.Sosyal medyada bunlar yaşanırken ben her zaman inandığım sokağın sesine kulak vereyim dedim. Zaten sosyal medyaya bakacak olsaydık, “Tayyip seçimleri kaybetmiş, uçakla Malezya yollarındaydı.”Sonuç olarak biz ne dersek diyelim sokağa çıkan insan gidip  oy verecek,  yeni cumhurbaşkanını seçecekti.Bizim mahalle endişeli modernlerin “Ne olacak bu gidişat diye  söylenerek” endişeli endişeli yaşadıkları bir yerdir. Apartman kapısında hasta annesine bakmayı işe gitmeye tercih eden hayırlı evlat, profesyonel işsiz alt kat komşum Hüseyin yolumu kesti. Öfkeliydi gösterilen çatı adayına. Bana, “Koca memlekette cumhurbaşkanlığına gösterecekleri laik ilerici bir aday bulamadılar. Ben bu adaya hayatta oy vermem” dedi.Akademisyen bir  dostumla sabah kahvaltısında buluştum. Kahvaltı karşılığı arkadaşımdan İhsanoğlu ile ilgili bilgi alıp faydacı bir tutum içine girdim. İhsanoğlu’nun akademik çevrelerde saygınlığı olan bir bilim insanı olduğunu söyleyen arkadaşım, yine de çatı adayının çok yanlış bir seçim olduğunu söylemeden edemedi. Ona göre seçim meydanlarında Tayyip, çatı adayını çiğ çiğ yerdi. Bu konuşmalara kulak misafiri olan yan masadaki “endişeli” kadın, öfkeli bir ses tonuyla “Sokağı hiç dinlemiyorlar. AKP’nin göstereceği adayı bize aday diye yutturuyorlar. Memleket karanlığa gidiyor!” diyerek  endişesini dile getirdi. Kadının sonrasında ırkçılığa varan söylemlerini ise buraya yazmak istemedim. Yayın yoluyla ben de katkıda bulunmayayım diye…Her gün gittiğim lokalde konu yine aynıydı. Ve hemen herkes “Nerden bulundu bu aday” diye fikir yürütüyordu. Ağırlıklı görüş ise çatı adayını Cemaat’in önerdiği yönündeydi. Endişeli arkadaşlarım partiyi de Cemaat ele geçirdi  diye endişelerini katlarken, benim cumhurbaşkanı adayım baba Mustafa kendisini aday göstermeyen partisine sitem etti. “Ben ondan daha iyi cumhurbaşkanı adayı olurum” diyen babanın bu sözleri beni ciddiye alan tek insan olduğu için hafiften gururumu okşadı…Kahve ve meyhane bizim mahallede ortam bu minvaldeyken Kadıköy’de kırk yıldır lokanta işleten Ahmet Abi etrafına topladığı arkadaşlarına hararetli bir söylev çekiyordu. İlk başta konu yine Fenerbahçe’dir ve gidersem bana dalar diye yanına gitmeye çekindim. Tanığım en beyefendi insanlardan biri olan Ahmet Abi fanatikler üstü bir Fenerbahçelidir ve Fenerbaçe’nin çıkarları söz konusu olunca bir canavara dönüşebilir. Ama mevzu başkaydı. Lokantacı Ahmet Aksu çatı adayına çok kızmış, ve kendisi aday olmaya karar vermişti. Bunu anlatıyordu masadaki dostlarına… Seçim startında meydanlardaki ilk vaadi ise, isteyen her vatandaşla Çankaya Köşkü’nde kahvaltı yapmak olacaktı… “Bakın aday olmakla kalmayıp o makama seçileceğim” diyecek kadar iddialıydı. Sizi bilmem ama Çankaya’da sabah kahvaltısı bana cazip geldi…Sıkı durun İhsanoğlu ve Erdoğan!..Vaatleriyle seçim meydanlarına inletecek sıkı bir rakibiniz var artık. Geliyoorrr, geliyoorrr… Ahmet Aksu geliyorrrr!!!