Ne anlatıyordum, nerede kalmıştık?Yüzlerimizi ve ruhlarımızı nasılAlçıyla sıvayıp dümdüz duvara çevirdiklerini,Sonra o duvarlara paslı çivilerleİnceden inceye kaderlerimiziNasıl yeniden yazmak istediklerini falanAnlatmış mıydım?Ya, o yazılan, çizilen yolaKum gibi, çakıl gibi nasıl döşendiğimizi ?Sonra yol boyunca, Kainat Koçu’nun izindenDüğümlere üfleyen abilerinKül yüklü, küf yüklü rüzgârları çeviripYolun tozuyla toprağıyla karıp da nasılGöğüslerimizi, gömleklerimiziVe yelkenlerimizi şişirdiklerini?Yola gelmeyenlere, yolu irdeyenlere,Önceki hayatlarındanNasıl simsiyah sayfalar açtıklarını,Eski günahları, gizli yaralarıylaBikarar yolcuları,Nasıl fareler ya da tavşanlar gibiKorkuttuklarını, kıstırdıklarınıAnlatmış mıydım?Peki ya Büyük Koç’un – Büyük meczubun,Büyük medyumun yani -Kendi hikâyesini?Onun, taa gençlik yıllarındaBalçık yerine, ayın arka yüzünden,Aklın arka yüzündenBembeyaz ve katıksız siyon tozuVe cizvit çamuruylaTapınak cinlerinin eliyle baştan aşağıÂdeta yeniden nasıl yaratıldığını?Ve ruhunun kıvrımlarındanBeyninin çatlaklarına varıncaya kadar,Aklına, kalbine, yüzüne ve tersine,İnce ince ve dipten doruğa,Samirî bir astar çekildikten,Yıllarca mahzende beklendikten sonra,İçerden ve dışardan bütün çeperlerinin,En incesinden, dövmeci kalemiyle, nasılHermetik yazılarla süslendiğini?Sonra bu dövmelerin magazin sayfaları gibiNasıl allandığını pullandığını,Tapınak duvarı gibi yaldızlandığını falan..?Uykunuz gelmediyse, size, her gece rüyadaPeygamber görmenin gizemli hilelerini,İlm-i cifirdeki son gelişmeleriVe Babil Kulesinin cinlerini deAyrıntılarıyla anlatabilirim.28 Kasım 2014‘Küçük Hikâyeler’ Kitabı
- Advertisment -
Önceki İçerik
Sonraki İçerik