Yüksekova hendekzede, Yüksekova toz duman. Yüksekova yıkılıyor.
Depremler doğal afetler olduğu için, kimselerin yapabileceği fazla bir şey yok. Dolayısıyla bunlar depremzede. Çünkü Allah’tan gelen bir felaket. Yüksekova’daki felaket ise PKK ve yandaşlarından geldiği için, Yüksekovalılar “hendekzede” oldular.
PKK’lılar tarafında aylardır mahallelerde bombalı tuzak, mayın, patlayıcı yığınağı yapıldı ve el yapımı patlayıcılar döşendi.
Güvenlik güçleri, mahallelerdeki bu yapılanmaya son vermek ve güvenliği yeniden tesis etmek için 13 Mart 2016 tarihinde başlattığı operasyonla Yüksekova’nın yeniden yaşanılır bir ilçe olması için büyük çaba sarf ediyor.
Günlerdir devam eden temizlik harekatıyla, “hendekzede” olan Yüksekova âdetâ toz duman. Mahallerde yaptıkları el yapımı bombalar ve caddelere, sokak aralarına, evlere ve bodrumlara tuzakladıkları patlayıcılar bir bir imha edilirken, binalar, evler yerle bir oluyor.
Yüksekova’nın üzerinde kara bulutlar oluşuyor; her taraf toz duman.
Aylardır yapılan bu yığınak ve bombalamaya ilçe halkı destek vermediği gibi, ilçeyi de terk etmek zorunda kaldılar.
Yıllardır yaşadıkları topraklarını, evlerini, bağlarını, bahçelerini, çocuklarının geleceklerini, hayallerini ve anılarını bombalara ve tuzaklara terk ederek yakındaki il, ilçe ve köylere yerleşmek zorunda kaldılar.
Yüksekovalılar hiç olmadıkları kadar PKK ve HDP’lilere kızgın, kırgın.
Onlardan dolayı şu anda kendi ülkelerinde mülteci gibi yaşamak zorunda kalmışlar.
Görüştüğümüz her on Yüksekovalı’dan onu da, kendilerine bu zulmü yaşatanları affetmeyeceklerini söylüyor.
Yüksekova’da kendilerini PKK ve HDP’nin generali olarak tanıtanlar bugün nerede, diye soruyorlar. Güvenlik güçlerinin temizlemeye çalıştığı Orman, Cumhuriyet, Kaniheyder, Kışla, Dize, Güngör, Esentepe ve Yeşildere mahalleleri âdetâ toz duman olmuş durumda. Hem PKK’nın hendek ve barikatları yüzünden, hem de devletin PKK’lılarla mücadele etmek, aylardır hazırladıkları bombalı tuzakları imha etmek için giriştiği temizlik harekâtı ve bu arada atılan top ve havan mermileri nedeniyle. İmha ettikleri tuzaklar ve el yapımı bombalardan dolayı ilçe toz duman içinde; o mahallerle zarar görmeyen ev ve iş yeri yok gibi; halk zaten böyle olacağını biliyordu. Çünkü döşedikleri ve tuzakladıkları bombaların imha edilirken nile vereceği zararı, tahribatı biliyorlardı. Aylardır tuzakladıkları bombalar patlayınca hangi sonuçları doğuracağını biliyorlardı.
Terörü ilk kez bu kadar yakında hissetmişlerdi. PKK ve HDP’lilerin söyledikleri gibi olmadı.
Onlara bu zulmü yaşatanları sorgulamaya başlamalarından belli. Yıllardır büyük çabalarla yaptıkları evlerinin barklarının ve hayallerinin altına bir anda bomba koydular.
Yüksekova’dayken general muamelesi gören HDP’li yöneticiler, şimdilerde Van, Hakkâri ve İstanbul gibi illerde rahatlarına bakıyorlar. Ya ekmek parası bulamayan fakir fukara ne yapsın? Yüksekova’nın yöneticileri, sözde generalleri Van’da kumar oynarken, fakir halk geçim derdinde. Devletten gelecek yardımları bekliyor.
Kendilerini PKK’nın temsilcileri gösterip halktan vergi adı altında milyonlarca lira alarak büyük şehirlere yatırım yapanlar, şimdilerde ortalıklarda görünmüyor. Kendisini Murat Karayılan’ın temsilcisi ilân eden Murat Erdoğan, il genel meclis üyesi Mürsel Özdil, İsmail Sarı, kent meclisi başkanı Şerafettin Dede, kudretli İzzet Metin — hani, neredeler? Neden gelip halimizi sormuyorlar? Bunlar Yüksekova sokaklarını gezerken ilâh muamelesi görüyordu. Ne oldu da şimdi yok oldular? (Belediye ise zaten yoktu ve şimdi de yok.)
Halk devlete de kızgın; aylardır hendek kazıp bomba tuzaklıyorlar — istihbaratın, askerin, polisin haberi vardı da neden müdahale etmediler? Neden ses çıkarmadılar? Şimdi evlerimiz başınıza yıkılırken müdahale ediyorlar. Allah’tan reva mı?
Örgütün hendek stratejisi çökmüş; bölge halkını hendekzede konumuna sokmuş durumda. Şimdi herkes merakla bekliyor; acaba hangi yüzle gelip halka ne söyleyecekler?
Evlerini, yuvalarını yıktıkları insanlara nasıl bir izahta bulunacaklar?
Terörü ilk kez bu kadar acımasızca hisseden insanlara söyleyecek söz bulabilecekler mi?
HDP’li yöneticilerin konuşacak yüzleri olacak mı?
Gene sizin için evlerinizi yıktık diyebilecekler mi?
Bölgedeki insayatif devlete geçmiş durumda. Umarım devlet de bu şansı iyi kullanır; bir daha da teröre fırsat vermez.