25 yıl önce yaşamak için Büyükada’yı tercih etmemizin bir nedeni de Lefter’di. Lefter ve arkadaşları, Ada’nın girişindeki pastanede akşamları buluşurlar ve eğlenceli esprili bir kaç saat geçirdikten sonra evlerine dönerlerdi. Yorgo, Adnan Bey, Azeri Hasan Efendi, birer birer aramızdan ayrıldı.
Doğma büyüme adalı efsane futbolcu Lefter’e adayı sorduğunuzda, “Nerede eski zarif ada” der, smokinli faytoncuların kibarlığını anlatırdı.
Hürriyet’ten meslektaşımız Gülden Aydın, ayrıntılı bir Adalar haberi yaptı. Dikkat çeken noktalardan birisi, hizmet kalitesinin düşmesi ve kargaşa. Onbinlerce günübirlikçi, nefes alabilmek beklentisiyle adaya geliyor.
Denize girmek isteyen, piknik yapmaya niyetli, Adayı faytonla dolaşmaya karar vermiş, bisiklet kiralamayı düşünen, değişik merakları olan, genellikle dar gelirlilerin ağırlıkta olduğu bu topluluk, iskeleden çarşıya ve faytonlara yöneliyor.
Marketlerden alış veriş edenler ya yola düzülüyor ya da bisikletçilere koşturuyor. Faytonlarda uzun kuyruklar oluşuyor.
Böyle bir kalabalığı ağırlayacak ya da yönlendirecek imkanlar ise yok.
Büyükada’nın yokuşları çok. Bu başıboşluk ortamında kazasız gün geçmiyor. Son yıllarda sayısı 5 bini bulan akülü araçlar, yeşillik ve denize ulaşmak isteyenlerin kiraladığı bisikletler ve faytonlar ile ortalık adeta mahşer yerine dönüşüyor. Bisikletle akrobasi numarası yapanlar ve selfie çekenleri de eklediğimizde iğne atsanız yere düşmez denilen ortam herkesi rahatsız ediyor.
Çözüm
Adalıların üzerinde birleştiği nokta, bir an önce önlem alınması. Huzur içinde, sakin bir şekilde yaşamak imkansız hale gelmiş durumda.
Atılabilecek ilk adım, bir İlçe Trafik Komisyonu kurulması ve kurallar koymak üzere harekete geçmesi.
Adalılara ulaşım hizmeti amacıyla kurulan faytonlar şimdi büyük ölçüde turist taşıyor. Sayıları fazla. Arabacılar, atlar, son derece kötü koşullarda yaşamlarını sürdürüyorlar; kovboy filmlerini andıran bir denetimsizlik…
Adaların statüsüne bakıldığında bütün yollar yaya yolu. Ne var ki adada yaya olmak ciddi tehlikelere gebe. Böyle bir kargaşa yıllardan beri yaşanmadığı için güvenli ya da işgal edilmemiş kaldırım da yok. Belli yolların bisiklet ve akülü araç trafiğine kapatılması, bisiklet yollarının ayrılması bir başlangıç olabilir. Farklı toplu ulaşım alternatifleri düşünülebilir.
Hepsinden önemlisi yerel yönetimin, Adalılara, esnafa, mülki amire danışarak, Büyükşehir belediyesiyle birlikte bir çözüm planı oluşturması ve kurallar koyması.
Bu yaz böyle geçti. Gelecek yaza bu kıştan hazırlanmalıyız…