Ana SayfaYazarlarMan adası ve Zarrab davası

Man adası ve Zarrab davası

 

AK Partili bir tanıdığıma Zarrab davasını soruyorum, kısa cevap veriyor: “Süreç kötü yönetildi."

 

“Peki Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı belgeler?" diyorum, “İktidar o meselede de yanlış idare etti…”

 

ABD’yi iyi bilen bir arkadaşımdan başlayan yargılamayı yorumlamasını istiyorum: “ABD establishment’ı (kurulu düzenin temsilcileri) Erdoğan’ı hedef alan hamlelerini sürdürüyor. Trump yönetiminin onlar üzerinde bir etkisi yok," diyor.

 

Yani ABD’nin içinden önemli bir kesim Ankara’daki iktidarla hesaplaşmayı sürdürüyor.

 

Neden ve nasıl yanlış yönetildi?

 

AK Parti milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, “Zarrab’ın ABD’ye uçuşuna göz yummak ihanettir” diyerek, gelişmenin aleyhte yürüdüğüne işaret ediyor.

 

Diyelim Zarrab kaçtı ya da kaçırıldı, peki Hakan Atilla neden gitti?

 

ABD’deki yargılamada ortaya çıkan yolsuzluk iddialarının muhatabı bakanlar neden Türkiye’de yargı önüne çıkarılmadı?

 

Çünkü bu bilgiler o zaman da ortaya çıkmıştı.

 

Evet 17-25 Aralık operasyonları FETÖcü bir darbe girişimiydi. Ancak onların hareket noktası, hükümetin yumuşak karnı olan yolsuzluklardı.

 

Evet seçmen kitlesinin önemli bir kesimi, 17-25 Aralık’ın ardından ‘darbe girişimine karşı’ hükümete destek vermişlerdi. Ancak yapılan araştırmalardan biliyoruz ki, toplumun bu desteği yolsuzluk iddialarının kapatılmasını içermiyordu.

 

Man adası ve denizaşırı hesaplar

 

Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın yakınlarına ait olduğu öne sürülen hesapları gündeme getirdiğinde AK Partili avukatlar, “Belgeler sahte” diyerek karşılık verdiler.

 

Genel Başkan Yardımcısı Bülent Turan, başka türlü konuştu, “resmi olarak yapılan bir ticaret” dedi.

 

Parti sözcüsü Mahir Ünal ise, Kılıçdaroğlu’ndan “belgeleri savcılığa vermesi”ni istedi.

 

Son olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yurtdışına giden tek kuruş yok. Bu belgeler Türkiye’ye getirilen paralarla ilgili” cevabını verdi.

 

Sonuç: Belgeler sahte değil.

 

15 milyon dolar civarında bir para transferi olduğu anlaşıldı. Man adası gibi tartışmalı bir yerden bu para gidip gelmiş mi? İktidar yetkilileri bu iddialara bir cevap vermediler.

 

O zaman Man adası hesabı da gerçek olmalı. Yasalara aykırı bir durum söz konusu değil. Ancak etik açıdan tartışılacak bir mesele olduğunu da söyleyebiliriz. Gerisi gelecekse bunlar nedir, bekleyeceğiz.

 

Zor zamanlar

 

AK Parti iktidarının zor zamanlardan geçtiğini görebiliyoruz. Zarrab davasının etkileri ve sonuçları ne olacak? Bunun ekonomik sonuçlarının Türkiye’yi zora sokabileceği iddiaları giderek artıyor. Siyasi sonuçları içeride ve dışarıda nasıl etkiler yapabilir kestirmek o kadar kolay değil.

 

AK Parti liderliği, “Kuşatma altındayız", “Beka” sorunuyla karşı karşıyayız diyerek, seçmen desteğini pekiştirmek istiyor.

 

Ancak ekonomi zora girerse toplum bunu nasıl karşılar?

 

ABD kurulu düzen temsilcileri nereye kadar gider?

 

Oldukça belirsiz ve karmaşık bir süreçten geçiyoruz.

- Advertisment -