PKK lideri Abdullah Öcalan, Ağrı Diyadin'de sekiz askerin yaralandığı saldırı için KCK'ya soruşturma talimatı verdi. Haberi okuyunca aklımdan "bu kaçıncı soruşturma" diye geçirdim. Abdullah Öcalan, 2009'dan beri PKK ve HDP'ye çözüm sürecini zora sokan onlarca provokasyonla ilgili soruşturma emri verdi fakat bunların hiçbirinden sonuç çıkmadı.
Aklıma ilk olarak, 14 Temmuz 2011'de Silvan'da PKK tarafından pusuya düşürülerek şehit edilen 13 askerle ilgili Öcalan'ın verdiği soruşturma emri geliyor. Silvan pususu, İmralı'daki görüşmelerin sonuca doğru ilerlediği bir aşamada gerçekleşmişti. Kandil, Öcalan'ın emri üzerine Silvan ile ilgili bir soruşturma yürüttü ancak Öcalan'a sunduğu rapor baştan sona yalanlarla doluydu. Saldırı, arazide askerle "tesadüfen" karşı karşıya gelinmesi üzerine çıkan bir "çatışma" olarak tarif edildi. Oysa örgüt, kanlı Silvan pususundan dört gün önce bölgede iki asker ve bir teknisyeni kaçırarak askeri planlı bir şekilde araziye çekmişti.
Diğer bir soruşturma talebi "İmralı zabıtları"nın sızdırılmasıyla ilgili oldu. Çözüm sürecinin yeni başladığı günlerde Abdullah Öcalan ile HDP'li heyet arasında geçen konuşmalar Milliyet gazetesine sızdırıldı. HDP, yaptığı soruşturma sonucunda tutanakların gizliliğini koruması gereken isimleri atlayarak, sorumluluğu bir basın danışmanına yükledi.
İmralı, 8 Haziran 2014'te Lice'de bir sivilin hayatını kaybettiği "bayrak provokasyonu" ile 24 Ağustos'ta yine Lice'de bir askerin şehit düştüğü "heykel provokasyonu" için de soruşturma talimatı verdi. Bu soruşturmanın akıbeti hâlâ belirsiz. Oysa bu iki provokasyonda da gösterileri HDP'li milletvekilleri organize etmişti. Kimdi bu milletvekilleri? Silahlı bir örgüt militanının heykelinin dikilmesi emrini kim verdi? Bu sorular hâlâ karanlıkta.
6-7 Ekim olayları sırasında 50'ye yakın sivilin PKK'lı çeteler tarafından katledilmesi üzerine Demirtaş, "karanlık bir elin provokasyon yaptığını" öne sürdü. Öcalan ise HDP ile birlikte bölgedeki diğer sivil toplum kuruluşlarına soruşturma çağrısında bulundu. Öcalan'ın çağrısı şöyleydi: "Bölgede demokratik siyasete, barışa ve çözüme inanan tüm yapı ve kurumların ciddi bir soruşturma ve yüzleşme sorumluluğuyla meseleye yaklaşmaları elzemdir."
HDP, soruşturma sonucunda iddia ettiği gibi faillere ulaşabildi mi? Yapılacak basit bir soruşturma provokasyonun HDP ve PKK kaynaklığı olduğunu aslında ortaya çıkarabilirdi. Provokasyonu yapanlar ile soruşturmayı yürütenler aynı olduğu için olsa gerek kanlı 6-7 Ekim olayları aydınlatılamadı.
25 Ekim 2014'te Yüksekova'da çarşı iznine çıkan sivil kıyafetli üç asker, PKK tarafından korkunç bir şekilde şehit edildi. Bu alçakça cinayeti "provokasyon" olarak niteleyen Öcalan, PKK'dan soruşturma istedi. Saldırıların emrini veren örgütün en tepesindeki isimlere ulaşıldı mı? Soruşturma neden kapatıldı?
Şırnak'ın Cizre İlçesi’nde hendek kazıp mahalle basan, günlerce polisle çatışarak üç çocuğun ölümüne neden olan provokasyonla ilgili olarak da keza soruşturma istendi. Cizre olaylarının emrini kim verdi? Soruşturmanın sonucu ne oldu?
Ağrı'da askere yönelik saldırıyı "provokasyon" olarak niteleyen Öcalan'ın soruşturma emri ne aşamada? Hangi HDP'liler, PKK'lılarla birlikte "fidan dikme şenliğini" organize etti?
Sahi, neden her provokasyonda PKK ve HDP'nin karanlık eliyle karşılaşıyoruz?