Tek tip siyah tişörtler giyiyor, yüzlerini kapatıyorlar. Tamamı gençlerden oluşuyor. Silahlılar. Adı YDG-H (Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi). Kurulmasına 2012'nin kasım ayında Kandil'de karar verildi. PKK'nın "şehir milisleri" olarak örgütlendirildi. 2013 Haziran ayında Şırnak'ta kuruluşunu ilan etti. Çözüm sürecinin etkisiyle birlikte Güneydoğu'da hızla yayılan örgüt, 25 Ağustos 2014'te misyonunu "Özerkliği inşaa etme" olarak duyurdu.
Kamuoyu YDG-H'yi Güneydoğu'da araç durdurup kimlik soran, yüzleri maskeli "PKK'nın asayiş birimleri" olarak tanıdı. Ancak bu oluşum adını 6-7 Ekim olayları sırasında Diyarbakır'daki cinayetlerle duyurdu. 16 yaşındaki Yasin Börü, Riyad Güneş ve Maşallah Dakak'ı öldürme tarzları ünlerini zirveye taşıdı. 52 vatandaşın öldürüldüğü olaylar, Güneydoğu'da PKK'ya mesafeli Kürtlerin üzerinde büyük korku rüzgarı esmesine yol açtı. 6-7 ekim olaylarından itibaren Bölge halkı devlet otoritesinden daha fazla bu silahlı çetenin otoritesini hissettmeye başladı. PKK'ya mesafeli nüfusun bir kesimi batıdaki illere göç ederken, nüfusun bir kesimi de PKK/HDP'ye yaklaşarak YDG-H tehdidinden kurtulmaya çalıştı.
* * *
YDG-H, etkisini hissettirdiği yerleşim yerlerinde sosyo-politik bir temizliğe yöneldi. "Özerkliği inşaa etme misyonu" örgütün aslında Güneydoğu'da PKK'lı olmayan nüfusu temizleme görevini kapsıyor. Buna devletin Güneydoğu'da düzeni sağlama, vatandaşı koruma görevini yerine getirmedeki eksikliği de eklenince bölge halkı, bu silahlı şehir çetesinin insafına kaldı. 1990'larda JİTEM tetikçilerinin bölgede yaydığı korkunun bir benzerini bugün PKK, YDG-H adlı milis gücüyle yayıyor. Güneydoğu'da PKK dışındaki siyasi yapı ve kişilerin tümü bu çetenin hedefi durumunda. 7 Haziran'da Güneydoğu'da HDP'nin 14 ilde aldığı yüzde 85 ile 90'ın üzerindeki oy oranı, PKK'nın 6-7 ekim olayları sonrası bölgedeki tüm farklı siyasi kimlikleri ortadan kaldırdığını, sildiğini, sindirdiğini gösteriyor, yoksa HDP'nin seçim başarısını değil.
* * *
Bugünlerde Batı basınında eli silahlı, yüzleri maskeli, polisle çatışan YDG-H'lilerin sempatik pozları fazlasıyla ilgi görüyor. Batı medyası, bu çeteyi "Özgürlük savaşçısı cici gençler" olarak okurlarına duyuruyor. Oysa yakın tarihlerine bir göz atsalar YDG-H türü militarist yapıların bir örneğine ancak Mussolini İtalyası ile Hitler Almanyası'nda rastlayacaklardı. YDG-H, Mussolini'nin "Kara Gömlekliler"nin birebir kopyası. Kara Gömlekliler "asayişi sağlayan milis gücü" olarak kurulmuştu. Hedefi ise "Ulusal Faşist Partisi"ye muhalif olan toplum kesimlerini sindirmekti.
* * *
Bu sempatiye sadece Batı medyasında rastlamıyoruz; Türk medyasında da YDG-H'ye hayranlık duyanlat az değil. 6-7 Ekim'de YDG-H'nin işlediği vahşi cinayetler malum medya kuruluşları tarafından görmezden gelindi. Cinayetler "İki taraf arasındaki çatışma" olarak sunuldu. Maalesef medya, PKK'nın faşist sokak milislerine "cici çocuklar" muamelesi yapıyor. Güneydoğu'da estirdiği teröre karşı YDG-H hakkında medyada ciddi bir eleştiriye rastlamak mümkün değil. Medya, YDG-H'yi okurlarına "Kürt mahallesinin Gezicileri" şeklinde tanıtıyor. Yarım asır öncesinin faşist örgütlenme modeliyle bölgede otorite kurmaya çalışan bu sokak çetesine hala 70'lerin devrimci güzellemeleri yapılıyor. PKK veya YDG-H'yi demokrasi ve özgürlük arayışının bir yansıması veya "otoriteye başkaldıran bir gençlik hareketi" olarak görmek için ya kör olmak gerekiyor ya da art niyetli. YDG-G, PKK'nın Güneydoğu'da kullandığı "Kara Gömlekliler" benzeri faşist bir sokak yapılanmasıdır. PKK'ya mesafeli Kürtleri sindirmek veya bölgeden temizlemek için kurulmuştur. Başka da ne bir amacı, ne de bir anlamı vardır!