Şirketten yapılan yazılı açıklamada, Kaşıkçı'nın arkadaşı olan ve Kanada'da yaşayan Suudi aktivist Ömer Abdülaziz'in kendi telefonunun NSO Group'un ürettiği "sofistike korsan yazılım" tarafından hedef alındığı, dolayısıyla Kaşıkçı ile yaptığı konuşmaların yanı sıra yazışmaların açığa çıktığı yönündeki suçlamalarının gerçeği yansıtmadığı ifade edildi.
Abdülaziz'in Kaşıkçı cinayetinde katkısı olduğu gerekçesiyle şirkete açtığı davaya değinilen açıklamada, "Bu dava doğru olmayan gazete kupürlerine dayandırılmıştır ve asılsızdır. Şirkete ait teknolojinin kullanıldığına dair hiçbir delil bulunmamaktadır." ifadelerine yer verildi.
Suudi aktivist Ömer Abdülaziz, telefonuna İsrailli şirkete ait casus yazılımın yüklenmesi sebebiyle Kaşıkçı ile yaptığı konuşma ve yazışmaların ortaya çıktığını, Suudi gazetecinin bu konuşma ve yazışmalar sebebiyle öldürülmüş olabileceğini söyleyerek dün NGO Group'a dava açmıştı.
Amerikan yayın kuruluşu CNN International, Kaşıkçı'nın Kanada'nın Montreal kentinde yaşayan Abdülaziz'e WhatsApp'tan gönderdiği mesajlarda Suudi Arabistan'ı ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ı sert dille eleştirdiğini, gazetecinin öldürülmesinde bu mesajlaşmaların da etken olabileceğini belirtmişti.
Ekim 2017'den bu yana Kaşıkçı ile iletişim içinde olan Abdülaziz, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülen Suudi gazeteci ile yaptığı ses kaydı, fotoğraf ve videoların olduğu 400'den fazla WhatsApp mesajını CNN ile paylaşmıştı. Abdülaziz'in Kaşıkçı ile Ağustos 2018'e kadar WhatsApp üzerinden konuştuğu ancak telefonunun takip edildiğini fark etmesi üzerine ikilinin daha güvenilir yollarla iletişimlerini sürdürdükleri belirtilmişti.
ABD Ulusal Güvenlik Ajansının (NSA) eski sistem analisti Edward Snowden, geçen ay video konferans yoluyla İsrail'de katıldığı bir toplantıda, Suudi Arabistan'ın NSO Group'a ait programı Kaşıkçı'nın bir arkadaşının telefonuna yükleyerek Suudi gazeteciyi takip ettiğini öne sürmüştü.