Nikaragua halkı tartışmalı bir seçim sürecinin ardından dün sandık başına gitti. Katılımın %20’lerde kaldığı seçimde, resmî olmayan sonuçlara göre mevcut başkan Daniel Ortega, demokratik bir rejimde hayal dahi edilemeyecek bir oranla (%75) tekrar başkan seçildi.
Seçimlerden önce rakiplerini acımasızca ezen Ortega, bu sonuçla dördüncü kez başkan seçilmiş oldu. Sandıklar açıldıktan kısa bir süre sonra televizyonda büyük bir çoğunlukla tekrar seçildiğini duyuran Ortega, seçimlerden önce “teröristler” dediği rakiplerine bu kez “şeytanlar” diyerek ateş püskürdü.
ABD’nin “sonucu önceden belirlenmiş sahte seçim” diye nitelediği başkanlık seçimini Kosta Rika tanımayacağını ilan etti.
Dünkü seçim öncesinde Ortega siyasi rakiplerini tutuklamış ve seçimlere katılmalarına engel olmuştu.
Nikaragua devlet medyası seçimlerin “düzen, barış ve sükûnet” içinde tamamlandığını ve kitlesel katılım sağlandığını duyurdu.
Ancak CNN’in ülkede yaptığı röportajlar ülkede farklı bir tablonun hâkim olduğunu gösteriyordu. Nikaragua’daki Katolik Kilisesi’nin üst düzey bir din görevlisi CNN’e kısa mesajla “Oy kullanmaya gitmek şaka gibi. İnsanlar korku içinde evlerine kapanmış durumda” dedi. Granada kentindeki bir başka Nikaragualı ise isminin gizli kalmasını rica ederek şöyle dedi: “Tanıdığım pek çok kişi evlerini terk etmiyor. Oy kullanmaya gidenler ise sokakların ve sandıkların bomboş olduğunu söylüyorlar!”
Seçim sabahı başkan yardımcısı ve aynı zamanda eşi Rosario Murillo’yla birlikte devlet televizyonuna konuşan Ortega, seçmenlere barış için oy kullanmalarını söyledi. “Nikaragualılar olarak, teröristlere karşı soruşturma açma ve barışı savunma hakkımız var” diyerek seçim öncesinde tutukladığı adayları ima eden Ortega, sükûneti ve düzeni ancak bu şekilde muhafaza edebildiklerini söyledi.
4,4 milyon seçmenin bulunduğu Nikaragua’da seçim güvenliği için 15 bin ordu mensubu ve 16 bin 655 polis görevlendirildi. Sandık başlarında ellerindeki silahlarla seçmenlerin tercihini manipüle eden kolluk kuvvetleri, ülkedeki seçimli otoritarizm rejiminin nişanelerinden biri olarak gösteriliyor.
Ortega, seçimlerde adaylığını açıklayan ve kendisine rakip olabilecek altı ismi tutuklatmıştı. Bunlar arasında gazeteci Cristiana Chamorro Barrios öne çıkıyordu. Cristiana Chamorro’nun annesi Violeta Chamorro, 1990 yılında Daniel Ortega’yı seçimlerde mağlup etmişti. Cristiana Chamorro’nun tutuklanmasının ardından adaylığını açıklayan kuzeni, ekonomist Juan Sebastian Chamorro da tutuklanmaktan kurtulamadı.
Eski diplomat Arturo Cruz, siyaset bilimci Félix Maradiaga, gazeteci Miguel Mora Barberena ve kırsal kesimlerde oldukça popüler bir siyasetçi olan Medardo Mairena Sequeira cezaevindeki diğer başkan adayları.
Ortega’nın seçim öncesinde aldığı önlemler bunlarla sınırlı değil. Pek çok eleştirmen, gazeteci ve muhalif siyasetçi de gözaltına alındı.
Facebook, hükümet tarafından kontrol edilen/desteklenen 1000’den fazla Facebook ve Instagram hesabını “trol çiftliği” diyerek kapattı. Şirketin yaptığı açıklamada bu hesapların yegâne amacının dezenformasyon yoluyla hükümetin oylarını artırmak olduğu ifade edildi.
Ortega hükümetinin seçimli otoritarizmin sınırlarını bu denli zorlaması tüm dünyada tepkilere yol açtı. Ortega’nın 1970’lerde Somoza diktatörlüğünü devirdiği sırada silah arkadaşları olan eski Sandinist gerillalar dahi muhaliflere oy verilmesi çağrısında bulundu.
ABD Başkanı Joe Biden seçim günü olan dün (7 Kasım Pazar) yaptığı açıklamada, “Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega ve Başkan Yardımcısı eşi Rosario Murillo’nun bugün organize ettiği şey ne özgür ne de adildi; kesinlikle demokratik olmayan bir pantomimden ibaretti” dedi.
Kosta Rika’nın başkenti San José’de düzenlenen bir protestoda palyaço kılığına giren göstericiler, Nikaragua’daki seçimlerin bir açık hava sirk gösterisi olduğunu söylediler. Bir gösterici CNN Español’a yaptıkları açıklamada “Bu bir sahtekârlık. Palyaço gibi giyindim çünkü bu seçim bir şaka” dediler.
Florida’nın Miami kentinde de Nikaragualı şair Ruben Dario’nun adını taşıyan parkta toplanan göstericiler ellerindeki Nikaragua bayraklarının yanında “sahte seçimlere hayır” pankartları taşıdılar.
Nikaragua’daki seçim yalnızca Amerika kıtasında değil, Avrupa’da da protesto edildi. Madrid’de toplanan protestocular İspanya hükümetinin Nikaragua’daki seçim sonuçlarını tanımamasını istediler, “Nikaragua’ya adalet ve özgürlük” sloganları eşliğinde kongre binasına doğru yürüdüler.
Bölgesel hükümetler, geçen yıl boyunca rejimin artan baskısını protesto etmek amacıyla büyükelçilerini ülkeden çekmişlerdi. Amerikalılar Arası İnsan Hakları Komisyonu’nun ABD temsilcisi Bradley Freden, 3 Kasım’da yaptığı açıklamada yapılacak seçimlerin düzmece bir gösteriden öteye gitmeyeceğini ifade etmişti.
Kanada temsilcisi Hugh Adsett de 7 Kasım’da yapılacak seçimlerin bir parodi olacağını söylemişti.
Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell de seçimler için bağımsız gözlemciler göndermediklerini, zira seçimin tamamen sahte olduğunu bildiklerini belirtti. Borrell Peru’nun başkenti Lima’da yaptığı konuşmada “Nikaragua’ya gözlem heyeti göndermiyoruz çünkü Bay Ortega bu seçimlere katılan tüm siyasi adayları hapsetti” dedi.
Hem Avrupa Birliği hem de ABD, Ortega ve ailesine yaptırım uyguluyor. Pazar günkü seçimlerin ardından yaptırımların dozunun artması bekleniyor.
Daniel Ortega’nın devrimci bir liderden sağcı bir diktatöre dönüşü hakkındaki bir değerlendirme için: https://serbestiyet.com/haberler/portre-daniel-ortega-devrimci-gerilla-lideri-nasil-sagci-diktator-oldu-63936/