Arnavutluk Başbakanı Edi Rama’nın duyurduğu Tiran’daki Vatikan benzeri mikro Bektaşi devleti projesini Arnavutluk’taki tarikatlar ve Bektaşilik üzerine çalışmalar yapan araştırmacı yazar Müfid Yüksel ve Balkan siyasetini yakından izleyen İHH İnsani Yardım Vakfı Mütevelli Heyeti üyesi Osman Atalay ile konuştuk. Müfid Yüksel: “Türkiye’de Alevi kimliğinin bir statüsü yok. Böyle bir devlet kurulursa Türkiye’de Bektaşi, Alevi-Kızılbaş kimliklerinin bir statüsü olmadığı için Bektaşi devletine bağlanmak, orayı tanımak isterler.” Osman Atalay: “Bektaşiler Arnavutluk’un yüzde 5’ini oluşturmasına rağmen medya, siyaset ve ekonomide oldukça güçlüdür. Bektaşi olan eski Arnavut Cumhurbaşkanı ‘Arnavutluk ve Bektaşilik zaten birdir’ diyerek devlete karşı çıktı.”
Sadece ben değil, görebildiğim kadarıyla herkes o ayrıntıyı atladı. Fark ettiğim bu şey, olayın oluş biçimine, olguya, maddi gerçeğe ilişkin çok temel bir detay. Bu ayrıntı, teğmenler yemini olayının gerçekten gelenekselleşmiş bir ritüel olup olmadığını da açıklayacak nitelik ve önemde. Resmi yemin töreninin ardından teğmenler program gereği Kara Harp Okulu içindeki Malazgirt Taburu binasına gidiyorlar. Teğmenlerin bir kısmı, gittikleri binada 5-10 dakika durduktan sonra, 500 metrelik yolu tekrar yürüyerek tören alanına geri geliyorlar, kılıç çatıp, eski yemini ediyorlar.
Erdoğan, New York'ta Türkevi'nde gazetecilere konuştu: “Bu işin içerisindekiler kimlerse bunların hak ettikleri cezayı almasını temin edeceğiz. Burası kendini bilmezlerin at oynattığı bir meydan değil. Savunma Bakanımız ve Savunma Üniversitemizin başındaki hocamızla bir araya geldik, görüşmelerimizi yaptık ve inşallah en kısa zamanda bu işi neticeye ulaştıracağız.”
İki haftalığına Bodrum Gündoğan Küçükbük'teydim. Ana caddeyi sel götürüyordu. Belediyeye ve esas sorumlu olan Muğla Büyükşehir Belediyesi'ne durumu anlattım. "Okulların başlamasını bekledik, bütün boruları değiştireceğiz," dediler ve ben ayrılırken bu iş yapılmaktaydı. Görebildiğim kadarıyla şikâyet yapılana kadar oranın ahalisi oldukça duyarsız göründü bana. “Cahil” denilen köylüler ise daha duyarlı.
BM Genel Kurulu için New York'ta olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Biden'ın akşam yemeğine katılmaktan vazgeçti ve ABD'den ayrıldı. Erdoğan’ın programını neden erken sonlandırdığına dair resmi bir açıklama yapılmadı