İYİ Parti kısa süren bir yükselme döneminde sonra duraklama ve gerileme dönemine girmiş görünüyor, oyu Haziran’dan bu yana düşüyor. Üç temel neden sayılabilir: Sebeplerden ilki, Akşener’in cumhurbaşkanlığı yarışında erken havlu atmasıdır. İkinci önemli sebep, partinin sağlam bir kimlik inşa edememesidir. Üçüncü sebep, İYİ Parti’nin kendini bir nevi taşra siyasetine sıkıştırmasıdır.
Müstafi tümamiral Cihat Yaycı’nın Sözcü gazetesine manşet olan “Amerika Türkiye’yi işgal planı yapıyor” açıklaması bazı çevrelerde paniğe yol açtı. Ancak önceki açıklamalarını takip edenler, telaş edecek bir şey olmadığını biliyor; Yaycı’nın dilinin kemiği yok, o hep böyle. Çok büyük iddialar öne sürüyor, kimse ondan iddialarını temellendirmesini istemiyor; o da bu ortamın tadını çıkartıyor, sürekli el yükseltiyor.
İncil’de Hz. İsa’nın en ünlü havarisi St. Paul gezilerine “Ben Tarsuslu bir Yahudi’nin oğluyum” diye başlar. Milyarlarca Hıristiyan’ın her gün okuyup dualar ettiği kutsal kitap İncil’de Tarsuslu bir din önderinden söz ediliyor. Tarsus’un il olması sırf bu özelliğiyle bile ülkemize çok şeyler katabilir. Türkiye’de ilk elektrik santralının yüz yıl önce kurulduğu bu şehirde sokaklar yüz yıl önce geceleri aydınlatılıyordu.
CHP'den İzmir Milletvekili olarak seçilen, ardından Memleket Partisi'ne geçen ve oradan da istifa eden Mehmet Ali Çelebi, AK Parti’ye geçtiğini açıkladı. Sosyal medya hesabından gelişmeyi duyuran Çelebi: "Türk Silahlı Kuvvetlerinin namuslu ellerinde yetişen asker kökenli bir milletvekili olarak yol haritamı çizen şehitlerimiz ve beni bugünlere getiren aziz milletimizdir. Açıktan tarafım. PKK-Öcalan severlerin hoş görüldüğü denklemlerde olmam düşünülemez!", "Davet ederek şahsımı onurlandıran Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarımı sunuyorum."