Hükümetin yeni ekonomi politikasıyla ilgili Çin modeli tartışmalarına değinen Davutoğlu, “Halkı yoksullaştırarak büyüme stratejisi, sömürge anlayışının ürünüdür. Çin modeliyle karşılaştırmasınlar. Çin uzun otoriter rejim sonrasında zaten fakirleşmiş halkı kademeli şekilde yoksulluktan çıkarma yoluna gitti. Bunlar ise 12 bin 500 dolara çıkmış milli geliri düşürerek, yoksullaştırarak halkı köleleştirmeye çalışıyorlar” dedi.
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın Habertürk’te konuk olduğu program sosyal medya mecralarında çokça tartışıldı. Programda ırkçı veya faşist olduğu suçlamalarını reddeden Özcan’ı ve göçmen karşıtı uygulamalarını savunanlar arasında ırkçılık kavramını benimseyen ve bundan rahatsızlık duymayanların açık ifadeleri dikkat çekti.
9-10 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek çevrimiçi Demokrasi Zirvesi'ne davet edilmeyen Rusya ve Çin’in büyükelçileri Anatoly Antonov ve Qin Gang The National Interest’ta ortak imzalı bir makale yayımladı. Çin’in “kapsamlı ve tam-süreçli bir sosyalist demokrasiye”, Rusya’nın da “demokratik ve federatif bir hukuk devletinin işlediği cumhuriyetçi bir hükümet biçimine” sahip olduğunu vurgulayan iki büyükelçi nelerin “açıkça anti-demokratik” olduğunu Batı’dan bir dizi örnekle anlattı.
Türkmenistan dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, faiz konusunda fikirlerinin değişmediğini belirterek “ekonomi tahsilinden de öte değerler silsilesi içerisinde de inandıklarım var” dedi, “faiz sebeptir” vurgusunu yineledi. Erdoğan; bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı’nın diğer Türk devletleriyle ilişkilerinin Rusya tarafından tehdit olarak algılandığıyla ilgili sorusu üzerine “Rusya rahatsız oldu diyemem” dedi. Bazı gıda maddelerinde stokçuluk yapıldığı iddialarına ilişkin olarak da “Bakanlığımız depolarda ne kadar şeker olduğunu açık net ortaya koydu. Stokçuluk dinimizde de yasaktır” diye konuştu.