Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2.5 yıl sonra Diyarbakır’ı ziyaret etti. Toplu açılış törenindeki konuşmasında yıllar sonra tekrar çözüm sürecine sahip çıktı, HDP’ye yüklendi, bağımsızlık referandumunda karşı karşıya geldiği Barzani’ye sıcak mesajlar gönderdi. Trafiği alt üst eden Erdoğan’ın ziyaretinden genelde memnun olmayan Diyarbakırlıların gündemi Kürt meselesinden çok ekonomideki sorunlar ve işsizlikti. “Erdoğan’a ne söylemek isterdiniz” diye sorduğumuz bazı Diyarbakırlılar “Cesaret edip konuşamazdım”, Tutuklamasınlar diye konuşmazdım” cevaplarını verdi.
Meclis’te kurulan Marmara denizindeki müsilajı araştırma komisyonu üyesi AK Parti milletvekili Nevzat Ceylan’dan belediyeleri ‘rahatlatan’ açıklama: “Marmara’nın kirliliğinin en önemli sebeplerinin başında da Tuna Nehri’ndeki kirlilik geliyor. Tuna Nehri’yle ilgili kısmı bizim iyi incelememiz lazım. Yani bu günah sadece Türkiye’nin değil, ilgili belediyelerin değil.”
20 Temmuz yaklaştıkça Türkiye ve Avrupa Birliği’nden gelen mesajlar ilginç bir hal almaya başladı. Türkiye tarafı bu 20 Temmuz’daki kutlamaların öncekilerle kıyaslanmayacak kadar görkemli olacağını, Erdoğan’ın o gün Kıbrıs’ta yapacağı konuşmanın önemli olduğunu duyururken, AB bunu “iki devletli Kıbrıs” ilanının peşrevleri olarak algılıyor ve ‘asla kabul etmeyiz’ diyor.
NGazete yazarı Kerime Yıldız, “Hilal şeklinde plaj” başlıklı yazısında, dikkatini en çok Okluk Koyu için özel olarak düzenlenen hilal şeklindeki plajın çektiğini söylüyor ve bu tercihi eleştiriyor: “Gerçi porsiyon azaltımı olmuş. 2017 yılında üç hilâl şeklinde olacağı söylenmişti. Şimdi tek hilâl var. İsrâfın sembolü olan bir yeri İslâmın sembolüyle süslemek, ne yaman çelişki!”
İş veya özel amaçla yurtdışına çıkmak isteyen Türkiye vatandaşlarının neler yapması, hangi ülkeler için ne gibi kurallara uyması gerekiyor? Sinovac aşısı AB tarafından tanınacak mı?