Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca, ailesinin geleneksel bayram kahvaltılarındaki değişimden yola çıkarak hangi ‘biz’e ait olduğu sorusunun cevabını arıyor: “Kendisine ‘biz’ diyen pek çok insan topluluğuna ‘dahil’ hissetmekle beraber, ‘ait’ hissetmiyorum. Eskiden az da olsa böyle bir arayışım vardı. Tamamlanma duygusuna ihtiyacım vardı. Artık bizi tamamlayanın insanlar ve onların sezonluk prensipleri olmadığına eminim. İnsanı tamamlayan sadece kendisidir.”
28 Şubat davasıyla ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da kararını açıkladı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada eski Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, eski Jandarma Genel Komutanı Fevzi Türkeri, Genelkurmay eski Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak ile eski 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan dahil 14 sanığa verilen mahkumiyet kararını onamıştı.
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul milletvekili Mustafa Yeneroğlu: “Yabancı sermayeli insan hakları eylem planımız oluyor da, tek sesli medya dayatması karşısında bağımsız gazetecilik yapanların yabancı fonlardan faydalanmaları neden sorun oluyor? Türkiye’yi Putin’in Rusya’sına çevirmeye çalışanlar dışında rahatsızlık duymak ancak bilinen yaygın yabancı fobisi ile izah edilebilir.”
Son zamanlarda Afgan sığınmacıların daha çok görülür hale gelmesiyle, sığınmacılara karşı kullanılan dil daha da ağırlaştı. Kılıçdaroğlu’nun “Suriyelileri geri göndereceğiz” sözü, tekrardan yoğun bir biçimde dolaşıma girdi ve Millet İttifakı’nın ortak zemini oldu.
Savcıyla rahatça tartışma imkanı bulduğum bir yargılama günü yaşadım. Bir çeşit münazara gibiydi benimle savcı arasındaki diyalog. Tabii, konuya daha hakim olduğum için savcı iddialarında ısrar edemedi. Gün boyu süren tanıklığımı bitirmiştim. Ancak savcı razı olmadı. “Daha sorularım var, yarın da devam edelim” dedi. Hakim bana baktı. Ben akşam uçağına dönüş bileti almıştım.