Hakan Fidan, Suudi Arabistan merkezli Al Hades kanalına konuştu: “Önceliğimiz Esad'ın yaptığı hataların tekrarlanmaması. Suriye’de başta Hristiyanlar, Kürtler, Türkmenler olmak üzere azınlıklara iyi davranılmasını, kapsayıcı bir hükümetin kurulmasını istiyoruz”, “6-7 sene önce Biden Başkan Yardımcısıydı, Türkiye'ye geldi, Cumhurbaşkanımıza ‘Biz Beşşar’ın gitmesini istemiyoruz’ dedi. Bu onun değil İsrail'in görüşüydü. İsrail hiçbir zaman için Beşşar’ın gitmesini istemedi”, “YPG, PKK'nın Suriye'deki bir kolu ve uluslararası terörist savaşçıların yönettiği bir organizasyondur. Artık bu yalan ortadan kalkmalı.”
Hakan Fidan’ın açıklamalarını aktaran Abdülkadir Selvi, YPG’yle ilgili Ankara’daki değerlendirmeleri yazdı: “PKK-YPG’nin içindeki Suriyeli olmayan teröristler başta olmak üzere yabancı savaşçılar Suriye’yi terk edecek. Hakan Fidan, ‘Suriyeli olanların da silah bırakarak hayatlarına devam etmesi gerekir’ diyor. Nasıl devam edecekler? Örneğin Suriye ordusuna mı katılacaklar?”
Halkın demokrasi için mücadele verdiği yeni örnek Güney Kore. Benim de üç yıl boyunca Büyükelçi olarak görev yaptığım için yakından tanıdığım, severek beğendiğim Kore demokrasisi de bir badireden geçmektedir. Kore halkında gösteri ve protesto geleneği epey güçlüdür. 1980’li yıllarda kanlı bir şekilde sonuçlanan bu gösteriler daha sonraki dönemde, 1988 yılında askeri diktatörlüğün bitmesine ve ülkenin tarihinde ilk defa demokrasiyle yönetilmesine yol açmıştı.
Ağaç süslemekle kimse dinden çıkmaz. Kimse daha Atatürkçü ya da laik de olmaz. Olan ağaca olur sanırım. Öyle bir memleket ki bir taraf Arapça kebapçı tabelası görünce tüyleri diken diken oluyor, öteki taraf yılbaşı süslerinden nem kapıyor.