Habermas’ın, süren savaşta İsrail’i açıkça desteklemesi Türkiye’de şaşkınlıkla karşılandı. Bu tutumun asıl nedenlerini kavramak, Habermas’ın felsefesi üzerinde düşünmeyi gerektiriyor. Habermas’ın savaş yorumunun Kantçı temelleri “Aklın gösterdiği yön, yasasız vahşilik durumundan çıkmak ve bir halklar federasyonuna girmektir” tespitinde saklı. Habermas’a göre, Avrupa Birliği’nde bu tasarı somutlaşıyor. O yüzden Habermas, Avrupa Birliği projesinin yaralanacağı her yere arkasını dönüyor. Avrupa Birliği’nin değerlerinin kabul görebileceğini düşündüğü her yere de hassas davranıyor. Habermas’ın İsrail taraftarlığını, kendini hissettiren bu bağda görmek gerekiyor. Filistin’e duyarsızlığını da bu bağdan uzaklığında…
Kuru Otlar Üstüne’nin Samet’i, Ahlat Ağacı’nın atama bekleyen, yaşadığı kasabaya atom bombası atma hıncıyla kendini kemiren Sinan’ı tam da o sahnedeki duygusundan alıp bu filme taşımış gibi. Ceylan’ın bütün filmlerinde dolaşan kötücüllük bu filmde kendi üzerine katlanmış, izleyiciye nefes aldırmıyor. Üstelik oldukça sinik bir kötücüllük bu.
Berkun Oya’nın yazıp yönettiği Netflix dizisi ‘Kuvvetli Bir Alkış’ ı izleyince içime sular serpildi, bir rahatlama geldi bana. Kendi kendime dedim ki; Ey yapay zeka buna benzer bir eser çıkart da görelim aklını fikrini. Tabii ‘Kızıl Goncalar’ gibi bir dizi yazabilirsin, ‘İnci Taneleri’ ni yazman için üç sene de gerekmiyor, ama yaz bakalım ‘Kuvvetli Bir Alkış’ gibi bir dizi. Yazamazsın daha çok var ona. Evet sen de bile isteye saçmalayabilirsin, ama bu kadar tatlı bu kadar güzel saçmalayabilmen için o alınganlıklarla ve hassasiyetlerle dolu mayın tarlası gibi kültürel sınırlarda kimseyi incitmeden dolaşabilmen için çok zamana ihtiyacın var sevgili AI.
25 yaşındaki Amerikalı asker Aaron Bushnell, üniformasını giydi ve “Özgür Filistin” sloganı atarak kendini İsrail’in ABD Büyükelçiliği önünde yaktı. Hayatını kaybeden Bushnell, “Şeker” isimli kedisini komşusuna, ev yapımı biralarını ise yakın arkadaşına miras bıraktı. Sovyetlerdeki muhaliflerin, Çin’de Tibetli rahiplerin oy kullanamadıkları, sokağa çıkamadıkları için son çare tepkilerini kendilerini yakarak göstermesini öven ABD medyası, Bushnell’in akıl sağlığını, dini cemaat bağlantılarını gündeme getirdi, Filistin için kendini yaktığına geniş yer ayırmadı, aynı zamanda ABD ordusunun başkomutanı olan Biden baş sağlığı mesajı yayınlamadı. Bushnell, Biden hükümetinin kamuoyunun ve solcu, genç ve Müslüman destekçilerinin tepkisine rağmen İsrail’i desteklemesine tepkiliydi. Zira Biden, İsrail’e verdiği şerhsiz askeri ve siyasi destekle sadece Filistinli sivilleri, gencecik bir Amerikan askerini değil, kendi siyasi geleceğini ve 2024 seçimlerini kazanma şansını da yaktı.
Doğum günleri geleneğiyle, felsefesiyle, yaş aldıran “hediyesi”yle derya-deniz bir mesele. Dibine vurmak da var. Gün gelip de pastan “mum alayı”na dönünce kutlamak yeni bahaneler, buluşlar gerektiriyor. Doğum tarihini günü gününe öğrenemememin yanında, saatini bilememenin derdi de bünyeye göre. “Doğum günü 29 Şubat” dersen o da ayrı mevzu.