GÜNÜN YAZILARI

“Dış” korkusu (14) Osmanlı’da eşcinsellik yokmuş (Batı’dan mı gelmiş acaba?)

Yukarıdaki resim bir Osmanlı bahnâmesinden (minyatürlü erotik elyazmasından). Alt tarafını RTÜK’e uygun kamu ahlâkı normlarına ters düşmesin diye ben kestim. Konforlu bir iç mekânın kapısı önünde davul zurna çalınıyor. Aşağıda, kırptığım kısımda, aktif roldeki genç bir oğlan ile pasif roldeki yetişkin, herhalde orta yaşlı, sakallı, muhtemelen ev sahibi konumundaki hali vakti yerinde bir efendi arasında eşcinsel bir seks sahnesi yer alıyor. Aynı literatürde şöyle sözlere de rastlamak mümkün: “Gümüşüm ve altınım yok ki o güzel oğlanları avlamak için harcayaydım. Şimdi onlar parası bol olanlara av olmaktadırlar” veya “Bu oğlanlara canını versen bile onu bir pula saymazlar. Bunlar parasızla pazarlık yapmazlar.”

Taliban’ı öbür gruplardan ayıran özgün dini ve kültürel alt yapısı

Taliban ile diğer silahlı ve siyasi grupların arasındaki temel mesele, hareketin benimsediği tasavvuf merkezli ve kuzey Hindistan çıkışlı Deobandilik ekolünün yaşam tarzı. Taliban’ın bu yöreselleşmiş dini altyapısının yanında, benimsediği Peştunvali denilen kültürel kurallar da önemli bir ayrılık noktası. Bu kurallar neredeyse dini kurallar kadar katı: Taliban’ın kurucusu Molla Ömer’in El-Kaide lideri Usame bin Ladin’i Amerika’ya teslim etmemesinin nedeni, Peştunvali’nin ilkelerinden birisi olan Barınma’yı (Nanawatai) ihlal etmeme kaygısıydı.

1979’da Afganistan için nasıl dayak yedim?

Dünyada Afganlardan sonra, Afganlar için dayak yiyen ilk insanım ben. Polis şefleri beni Sovyetlerin Afganistan’ı işgali yüzünden döverken, ben Afganistan’ın adını bile duymamış 19 yaşında Batmanlı bir sosyalistim. O hınçla Afganistan üzerine okumaya başladım. İkinci kez dayak yemiş gibi oldum. Birbirlerinin yemeklerine zehir katan, birbirlerini yastıkla boğan Afgan Komünistlerini, işgalsiz, darbesiz bir dünya için mücadele ederken Sovyetlerin darbesini, işgalini okudukça hayallerim de yıkıldı.

“Sıfır Covid-19 vakası” politikası delta varyantına yenildi, Avustralya tekrar kapandı

Avustralya’da pandeminin başından bu yana, belirli aralıklarla 200 günümüzü karantinada geçirmişiz. Ancak bu kez karantina yetmiyor anlaşılan. “Ülkede 0 Covid-19 vaka” politikası, delta varyantına yenildi. Bugün de 65 yeni vaka açıklandı. Türkiye’deki arkadaşlarım bu vaka sayılarının nezle ile karıştırıldığını ileri sürse de, burada protestolar başlamış durumda. Ülkece tedirginiz! Ülkedeki diğer gündem ise Afganistan. 3000 Afganlı Avustralya’ya getirilecek. Sayının artırılması için baskı var.
- Advertisement -

Editör ne iş yapar? Ya da, fazladan iki adım attırmak

Bir şeye henüz kimse değer biçmemişken değer verebilmek hayli zor bir iştir. Editör bunu yapar; değer görür, değer biçer ve bunun teslim edilmesini ister. İçinden bir his bunu söylemektedir. Kimi zaman, yazarın dahi farkında olmadığı bir histir bu ve çok değerlidir. Bu his, saklı bir değerin kendi yolunu bulup açığa çıkması için engelleri kaldıran şeydir.

En Son Çıkanlar