Prag’da halk Sovyetlerin yeni duruma müdahalesini protesto etmeye başlıyor. Emil de göstericilere katılıyor, SSCB’nin boykot edilmesi gerektiğini söylüyor. Sonuç malum: “Ülkenin kuzeybatısında Alman sınırı yakınındaki Jachymov uranyum madenlerine işçi olarak gönderiliyor.” 46 yaşındaki efsanevi koşucu artık maden işçisi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı’ndan CHP liderine, Cüppeli Ahmet Hoca’dan sürekli Atatürk’ün bilimle ilgili sözlerini paylaşan Kemalist gazetecilere kadar herkes sabotaj olduğundan çok emin. Bir ara adı MİT müsteşarlığı için geçen Türkiye’nin eski ABD Büyükelçisi, Ankara eski Belediye başkanı sahte videolarla sabotaj iddiasını desteklemeye çalışıyor. Aksini söyleyenler PKK propagandası yapmakla suçlanıyor. Bu bilgi kirliliği yüzünden Manavgat’ta yangını söndürmeye yardıma giden iki kardeş az kalsın 20 plakalı araçları yüzünden yöre halkı tarafından linç edilecekti.
Ahmet Vehbi’nin İstanbul Notları’nda bu hafta; cam şişe kumbaralarının yetersizliği, tuvaletlerdeki kafa karıştırıcı kadın-erkek logoları, rüzgârda uçuşan sigara külleri, Taksim Camii tuvaletinin kabinlerinin yetersizliği, sigara paketlerinin siyaha dönüşmesi ile Metro ve Marmaray çıkışlarının internete konulması gereği var.
Yaşadığımız yangınların bu sıcaklık ve nem koşullarında ‘normal’ olduğunu söyleyen uzmanlar anında linç yiyor sosyal medyada. “Bilim de neymiş, yarattığımız suçluyu elimizden alamazsınız” der gibiler. “Yakmadılarsa da yaktılar” gibi bir ruh hali… Oysa yalnız Akdeniz, Ege, Ortadoğu değil, dünya yanıyor.
Efendim bu hafta başında, tam olarak pazartesi günü 19:30 itibariyle Serbestiyet yayın kurulu toplantısı yapıldı. Yazarların bile bilmediği bu olayı sen nasıl biliyorsun diye sorabilirsiniz. Cevap bende mahfuz kalsın, ama Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile hiçbir ilgisi yok, bu kadarı yetsin.