Analiz

ANALİZ – 28 Şubatvari opak haberciliğin müstesna bir örneği

Bir haber var, yüksek yerlerden geldiği için onu vermek zorundasınız, fakat okurların okuduğundan bir şey anlaması için o yüksek şahsiyetin işaret ettiği şey konusunda da bir şeyler söylemeniz gerekiyor. Ne var ki bazı ‘hassasiyetler’ nedeniyle onu da yapamıyorsunuz ve okurlarınız okuduğundan hiçbir şey anlamıyor. Opak haber böyle bir şey.

ANALİZ – Bakan, sözlerinin beş saat içinde yanlışlanacağını bildiği halde neden öyle davrandı?

Birkaç ay, bazen birkaç hafta, hatta bazen birkaç gün ve hatta birkaç saat içinde foyası ortaya çıkacak bir söz, sahibine faydadan çok zarar vermez mi? Galiba bu varsayım yanlış. Öyle olsaydı Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu sabah gerçeğin ortaya çıkacağını bile bile akşam o ‘müjde’yi verir miydi? Peki, hangi tecrübe siyasetçilere bu pratiğin ‘zararlı’ olmadığını öğretti?

ANALİZ – ‘Kürtler Türkiye siyasetinden uzak durmalıdır’ önerisi gerçekçi mi?

Kürtler arasında tartışılan bir öneriye göre, Kürt siyaseti Türkiye’de iktidar için mücadele eden güçler karşısında tarafsız kalmalıdır; çünkü desteğiyle galip gelenden bir fayda sağlamadığı gibi yenilenin de düşmanlığını kazanıyor. Kürtler, başta anadillerini geliştirmek olmak üzere kendi meselelerini siyasetin odak noktasına almalıdır, Türkiye demokrasisine ancak bu şekilde katkı sağlayabilirler. Bu tartışmayı yazarımız Vahap Coşkun’a sorduk.

MEDYA ANALİZ – Dört gün boyunca: ‘SİHA’larımız vuruyor…’ Beşinci gün: ‘Ermeni yalanı’

Türk SİHA’larının dört gündür Karabağ’da Ermenilere dünyayı dar ettiğine dair binlerce haber yayımlayan Türk medyası, MSB’nin Türk İHA ve SİHA’larının Karabağ’da kullanıldığının “Ermeni yalanı ve propagandası” olduğuna dair açıklamasını “Ermenilerin iddialarına tokat gibi yanıt” gibi başlıklarla duyurdu. Fakat birincilik, bugünkü sayısında manşette “SİHA’lar dört günde süpürdü”, manşetin altında ise “MSB Ermeni iddialarını yalanladı” diyen Yeni Şafak’ın!
- Advertisement -

ANALİZ – Bazı konularda neden herkes çizgisinden bağımsız olarak aynı kelimelerle konuşuyor?

Türkiye’de asla yan yana gelmeyen birçok kişi, grup, kurum ve parti bazı meselelerde neredeyse hiçbir nüans barındırmaksızın ve neredeyse aynı kelimelerle aynı pozisyonu alıyorlar; en son Azerbaycan-Ermenistan geriliminde olduğu gibi… Etyen Mahçupyan’a göre bu, önemli ölçüde “Türk kimliğinin devlet tarafından ve millilik çerçevesinde oluşturulmasıyla” bağlantılı.

En Son Çıkanlar