Çeviriler

ÇEVİRİ | Şi Cinping’in statüsündeki yükseliş Çin dış politikası için ne anlama geliyor?

Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen ÇKP Genel Kurulu’nun onayladığı “tarihi karar”, Başkan Şi Cinping'in, önümüzdeki yıl yapılacak ÇKP Büyük Kongresi’nde daha önce benzeri görülmemiş biçimde üçüncü dönem için yeniden seçileceğini gösteriyor. Ian Johnson, Council on Foreign Relations’da (CFR) yayımlanan yazısında, bu dönemde ABD’yle eşit bir ekonomik güce kavuşacağı varsayılan Çin’in dış politikasının nasıl şekilleneceğini ele alıyor.

ÇEVİRİ | Şi, Çin’in geleceğini yönlendirmek için geçmişini yeniden yazıyor

Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi toplantısı 11 Kasım’da sona erdi ve beklendiği gibi hazırlanan “tarihi karar” kabul edildi. Kararın ayrıntıları önümüzdeki günlerde açıklanacak. Toplantı öncesinde New York Times’da yayımlanan Chris Buckley imzalı bir makalede, Çin uzmanlarına dayanarak “karar”ın muhtemel içeriği ele alınmıştı. Makalede, “kararın, Şi Cinping'i Mao'nun ve Deng'in seviyesine çıkarması ve Şi’nin parti ve devletteki iktidarının yeni bir aşamaya ulaşmasına yardımcı olması bekleniyor” deniliyordu.

ÇEVİRİ | “Mağduriyet bizi hiçbir yere götürmez.”

İsrail’de hükümetin kurulmasını sağlayan İsrailli Arap İslamcıların lideri Mansur Abbas, son bir yılda balinanın karnında hayatta kalabilme konusundaki yeteneğini ortaya koydu. Abbas, kenara itilmiş bir azınlığın yıpranmış özlemlerini temsil edebilir. Ancak şimdilik, İsrail'in Arap vatandaşlarına olağanüstü bir şey sunma sorumluluğunu sırtında taşıyor: Hükümetin yıllarca ihmal ettiği konuları düzeltecek şekilde iyileştirilmiş yaşam koşulları. Katıldığı bir toplantıda İsrailli Araplara güçlerinin farkında olmalarını söyledikten sonra sesini yükselterek şu cümleyi kurdu: "Mağduriyet bizi hiçbir yere götürmez. New Yorker’dan Ruth Margalit yazdı: “İsrail Meclisi’nin Arap Kökenli Güç Simsarı”

ÇEVİRİ | De Klerk, bazı Güney Afrikalıların gözünde gerçek uzlaşma şansını kaçırdı

Güney Afrika Cumhuriyeti’ndeki Apartheid rejiminin kaldırılmasındaki çabasına ve ölmeden önceki özür videosuna rağmen de Klerk siyahların minnettarlığını kazanamadı. Bundan sonraki imajı muhtemelen Başpiskopos Desmond Tutu’nun sözleri doğrultusunda şekillenecek: “Tarihe gerçekten büyük bir devlet adamı olarak geçebilirdi, sağlam durmayı başaramayarak yüce gönüllülükten ve cömert bir ruhtan yoksun, küçük bir adam haline geldi.” New York Times’dan Lynsey Chutel yazdı.
- Advertisement -

ÇEVİRİ | De Klerk’in ardından kısa bir muhasebe: Irk ayrımcılığına karşı tutumu ilkesel miydi değil miydi?

The New York Times’dan Marc Lacey “Aldığı barış ödülüne rağmen, ülkedeki ırk ayrımcılığına gerçekten karşı olup olmadığı ölümüne kadar birçok Güney Afrikalı tarafından sorgulandı” dediği eski Güney Afrika Devlet Başkanı de Klerk’in tutumunun ilkesel mi faydacı mı olduğunun cevabını arıyor.

En Son Çıkanlar