Süheyl Laurez, Halep’te doğdu. Suriye savaşı sürerken Şam Üniversitesi’nde İngilizce okudu. Savaş yıllarında sürekli BBC izleyerek İngilizcesini ilerletti. 2018 yılında mezun olduğunda önünde iki seçenek vardı: Ya eline silah alıp birilerine ateş açacaktı ya da ülkeyi terk edecekti. Sınırdan nehri geçip Türkiye’ye kaçtı. İstanbul’a geldi. Aylarca kimliksiz yaşadı. Bir İngilizce dil kursu, iş başvurusunu kabul etti. Ama dil kursunun bir şartı vardı. Suriyelilere yönelik önyargılar yüzünden artık Suriyeli Süheyl değil, İngiliz Simon olacaktı. Kursta Simon olarak Türklere İngilizce anlattı. Bir süre sonra kursun diğer İngilizce öğretmeni Mark’ın da aslında Suriyeli Muhammed olduğunu öğrendi
Serpil Balat: “Kadına şiddet gibi evrensel bir sorunun çözümü için uluslararası işbirliği yapılması anormal bir şey midir?..” “İstanbul Sözleşmesi’ni, herhangi bir maddesinin milli ve manevi değerlerimiz için tehlike oluşturacağına inanmadığımdan dolayı savundum…” “Ne hazindir ki Batılılaşma karşıtlığına, onlarca sözleşme ve kanun dururken kadına şiddetin önlenmesi için hazırlanmış bir sözleşmeden başlamayı uygun buldular.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasındaki telefon görüşmesi hakkında Cumhurbaşkanlığı ve Çin kaynakları ayrı telden çaldı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na göre Erdoğan görüşmede “Uygur Türklerinin Çin'in eşit vatandaşları olarak huzur içinde yaşamalarının önemini vurguladı.” Çin resmi haber sitesine göre ise Erdoğan, “Türk topraklarını hiç kimsenin Çin’in egemenliğini tehlikeye atan ayrılıkçı faaliyetler için kullanamayacağını” söyledi.
Felat Aygören, Şeyh Said’in kardeşi Şeyh Mehdi’nin torunu. 25 yıl babası, 10 yıl ağabeyi bağımsız belediye başkanı olarak Dicle’yi yönetti. 31 Mart seçimlerinde “Kürdistani İttifak” içinde HDP’nin adayıydı. Seçildikten sonra partisinden istifa edip önce bağımsız, geçen hafta da Erdoğan’ın taktığı rozetle AK Partili oldu. Yerel seçimlerde kayyumlardan şikâyet edip oy isteyen Aygören parti değiştirmesinin nedenini Serbestiyet’e anlattı: “Ayda 200-300 bin lirayla 40 bin nüfusa hizmet verebilir misiniz?”
Taliban’ın Afganistan’daki ilerleyişinin yol açtığı yeni göç dalgasından Van’a da büyük bir pay düşüyor. Van’ın kırsal alanlarındaki dere yatakları Afgan mültecilerle doldu. Bir dere yatağında görüştüğümüz Ahsen Asif gece Türkiye sınırını geçtiklerini, sınırda askerlerin saldırısına uğradıklarını söyledi. Ağacan isimli bir Afgan mülteci de yolda ölen bir arkadaşlarını öylece bırakıp yola devam ettiklerini anlattı.