Şu da açık: Erdoğan nefreti, onun kişiliğinin çok ötesinde bir durumu ifade ediyor. Benzer bir nefretin Adnan Menderes'e karşı da yaşandığının tanığıyım. CHP'li bir çevrede yetiştim, 27 Mayıs askeri darbesini de, Mendereslerin idamını da destekleyen bir toplumsal öfkenin içinde büyüdüm. Erdoğan'a duyulan nefrete paralel bir geçmişin içinden geliyorum.
Pazar günkü seçimlerin muhalefetin dövizi olan “değişim” yolunu açtığını kabul etmek gerekir. Bu değişim, kuşku yok ki, Yunanistan’da Syriza ya da İspanya’da Podemos hareketlerinin istikametinde değil.
Üniversite doğası gereği her çeşit fikirden öğrencinin olduğu bir yer, ama bu çeşitliliğin hiçbir görünürlüğü yok. Egemen gruba aykırı düşünen öğrenciler biraz fazla dikkat çekecek etkinliklere kalkıştıklarında tartaklanıyorlar, dövülüyorlar.
Ölüm nedeni tabii ki bir kaza kurşunu olabilir. Ama eğer bunun gerçekten de bir cinayet olduğunu varsayacak isek, olayın detayları katilin devletten ziyade PKK saflarında aranması gerektiğini söylüyor.