Medyadan izlediğimiz AKP intelijensiyasının, sonuçlar üzerine tatmin edici analitik-eleştirel bir tartışma yürüttüğünü pek söyleyemeyiz. Cesur düşünen, yazan, konuşan aydınlar oldu. Fakat “iktidar yorgunluğu” gibi boş gösteren cümlelerle içe bakmayı geçiştirip, muhalefetle polemiği sürdürmeyi önemseyen savunmacı tutum sahaya hâkim oldu.
Hiçbir savaş sonsuza kadar sürmez, süremez. Savaş kurmayları istese bile, çoğunlukla savaşanlar -- ki onlar “sıradan” insanlardır -- bitirir savaşları.
İdeoloji, kadın bedeninde kristalize oldu. “Makul kadın” tasavvuru ideolojiden ideolojiye değişse de, o ideolojiyi savunan kişilerin kendilerini karşı kamptan üstün olduğunu kanıtlamaya yarayan bir ideolojik mühimmat olarak kullanıldı.
Edebiyatın sevinci insana boşluk sunmada, kaçacak bir yer açmada tezahür eder. Herkesin her şeyi bildiği ve haklılığından zerre kadar kuşku duymadığı bir zamanda edebiyatın sona erdiğini söyleyenlere katılmak mümkün değil.