Ana SayfaGÜNÜN YAZILARI"Boynumda bana yargı yükleyenlerin utançlarından yapılma mücevherler yani altın madalya"

“Boynumda bana yargı yükleyenlerin utançlarından yapılma mücevherler yani altın madalya”

Balıkesir’de sıradan imkanlar içinde yetişen ve şampiyonlukta büyük pay sahibi olan Ebrar’ın sevincinin daha da derin olduğunu söylemek mümkün. Ebrar’ın muhafazakar camianın önemli şairi İsmet Özel’in “Mataramda Tuzlu Su” şiirinden yazdığı şu twit, bu zafere başka bir boyut kazandırıyor

Ebrar’ın twitini görünce en çok onun için sevindim. Kadın voleybolcular büyük bir zafer kazandı. Somut olan bu. Bu zaferin anlamı hepimiz için derin. Türkiye’yi geri ve despotik bir Asya ülkesi olarak görmek isteyenlere, Türkiye’yi böyle göstermeye gayret edenlere, bu sonuçla bir mesaj gitmiş oluyor.

“Bizi üçüncü sınıf bir alt-demokrasi kategorisine hapsedemezsiniz” mesajı. Voleybolcularımız çağdaş Türkiye’nin evrensel rekabete açık yıldızları olarak şampiyonluk kürsüsünde. Türkiye’nin bir yüzünde, kadını küçümseyen, onu yok sayan, eve kapatmak isteyen zihniyete karşı, onlar bir direnişi simgeliyor. “Bu ülkenin 200 yıllık Meclis tecrübesi var…

Bu ülkenin yetişmiş insan potansiyeli var. Türkiye’nin bir yüzünde bu şampiyon kadınlar takımı var. Ve dünyaya meydan okuyorlar” diye düşünüyor insan.

Balıkesir’de sıradan imkanlar içinde yetişen ve şampiyonlukta büyük pay sahibi olan Ebrar’ın sevincinin daha da derin olduğunu söylemek mümkün. Ebrar’ın muhafazakar camianın önemli şairi İsmet Özel’in “Mataramda Tuzlu Su” şiirinden yazdığı şu twit, bu zafere başka bir boyut kazandırıyor:

“Boynumda bana yargı yükleyenlerin utançlarından yapılma mücevherler yani altın madalya.” Bu çok etkileyici şiirden bazı pasajları paylaşmak isterim: “Uzun yola çıkmaya hüküm giydim/Beyazların yöresinde nasibim kalmadı/yerlilerin topraklarına karşı suç işledim/ zorbaların arasında tehlikeli bir nifak/uyrukların içinde uygunsuz biriyim…/Kendimin bile ücrasında yaşayan benim için/gidecek yer ne kadar uzak olabilir?…/kimin ülkesinden geçsem/şakaklarımda dövmeler beni ele verecek/ cesur ve onurlu diyecekler/ halbuki suskun ve kederliyim/ tiksinirim/boynumda/bana yargı yükleyenlerin/utançlarından yapılma mücevherler/uzun yola çıkmaya hüküm giydim” (1984).

Türkiye hâlâ otoriter, baskıcı, yasakçı kültür ile bireyi merkeze alan laik demokratik kültür arasındaki çatışmanın gerginliğini yaşıyor. Kızların başarısı, Amerika’da, dünya devlerinin arasında ABD’yi, Çin’i yenerek altın madalyayı boynuna takması, işte tam da bu açıdan anlam taşıyor.

Bizi iki kez sevindiriyor. Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ‘ın, Ebrar ve şampiyon kızlarla kucaklaşması da görülmeye değer bir tabloydu. Son söz olarak şunu söyleyebiliriz:

Kadınlar bu ülkenin makus talihini değiştirecek en önemli güç.

Azmin ve dünyaya açık olmanın zaferini bize yaşattıkları için onlara teşekkür ediyoruz.

- Advertisment -