Ana SayfaGÜNÜN YAZILARICHP-MSP Koalisyonu’ndan 6’lı masaya…

CHP-MSP Koalisyonu’ndan 6’lı masaya…

Birçoğumuz bu koalisyona sosyal demokrasinin gericilikle uzlaşması gözüyle baktık. O kısa ömürlü uzlaşma, henüz yeterince olgunlaşmadığı için iki taraftan da benimsenmedi. Sonra olanlar oldu. Bu koalisyon bozuldu, yerine “Milliyetçi Cephe” hükümeti kuruldu. Yani cepheler kuruldu. Savaş tamtamları arasında 12 Eylül 1980 askeri darbesine geldik. Askeri vesayet rejimi yeniden ihya oldu. Toplum kutuplara bölündükçe, askeri vesayet de o kadar rahat hareket ediyordu. 6’lı masayı bu açıdan tahlil edebiliriz.

CHP, Bülent Ecevit önderliğinde 1973 seçimlerinde birinci parti oldu. Ecevit’in 12 Mart askeri darbesine karşı çıkması toplumda heyecan yaratmıştı. Karaoğlan efsanesi, “İşkencecilerden hesap soracağım”, “Toprak işleyenin su kullananın” sloganları, ülkeye canlılık kazandırmıştı.

1969 seçimlerinde Mendereslere yapılan haksızlığa tepki oylarını toplayan Demirel’in AP’si, 1971 darbesinde askerle işbirliği yaptı. Ardından Denizlerin idamına destek verince 1973 seçimlerinde oyları yüzde 54’ten yüzde 29’a düştü.

Darbeciler gerilerken, seçimden iki parti başarılı çıktı: CHP-MSP. Bu iki parti, bir koalisyon oluşturdu. Bir tarihi uzlaşma adımı olarak, “Genel af” çıkarmaya söz verdi. Sağcılar da solcular da askeri cezaevlerinden çıkacaktı. Kanun teklifi Meclis’e geldi. Maddeler teker teker geçti.

İş, sol siyasilere yönelik maddelere gelince MSP içinde uzlaşmaya karşı olanlar oy vermeye gelmedi. Bir kaynaşma oldu.

Hapistekilerin önemli bir kısmı af kapsamı dışında bırakıldı. Bu durum sürecin ruhuna aykırıydı. Bir toplum bir meseleyi çözmeye karar vermişse bunun yolunu bulurdu. Nitekim CHP Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu, kanun önünde eşitlik hükmü gereğince mahkeme hapiste kalanların tahliyesine karar verdi.

48 yıl sonra

Bu örneği neden hatırladım? 1974 yılında kurulan, kısa ömürlü olan CHP-MSP koalisyonu kritik tarihi bir uzlaşmaydı. Askeri vesayete karşı bir birlikti. Bir sivil hareketti. Bu uzlaşma, gerçek demokrasiye doğru yolculuk için kaçınılmazdı. Bizler farkında değildik.

Birçoğumuz bu koalisyona sosyal demokrasinin gericilikle uzlaşması gözüyle baktık. O kısa ömürlü uzlaşma, henüz yeterince olgunlaşmadığı için iki taraftan da benimsenmedi. Sonra olanlar oldu. Bu koalisyon bozuldu, yerine “Milliyetçi Cephe” hükümeti kuruldu. Yani cepheler kuruldu.

Savaş tamtamları arasında 12 Eylül 1980 askeri darbesine geldik. Askeri vesayet rejimi yeniden ihya oldu. Toplum kutuplara bölündükçe, askeri vesayet de o kadar rahat hareket ediyordu. 6’lı masayı bu açıdan tahlil edebiliriz.

Bu girişim, bir anlamda 1974 yılında kurulan CHP-MSP Koalisyonu’nun devamı sayılabilir. Uzun bir aradan sonra uzlaşmanın bir gerçeklik olarak yeniden ortaya çıkmasıdır. Ecevit ve Erbakan’ın ayak izlerini bu resimde görebiliriz. Böylesine kritik bir dönemde, böylesine bir ittifakın buraya gelebilmiş olması önemli bir başarıdır.

Birilerinin anlamakta güçlük çektiği Kılıçdaroğlu’nun “helalleşme” çağrısı işte bu yolculuğu sürdürmek isteyen bir liderin çağrısıdır. Evet aradan 44 yıl geçti. Yaşanan onca acı ve arayış bizi gelip yeniden bir uzlaşmanın kapısına getirdi.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN

- Advertisment -