Ana SayfaGÜNÜN YAZILARIMuhalefet partileri: Olmak ya da olmamak

Muhalefet partileri: Olmak ya da olmamak

İktidar zorluklar içinde. Muhalefet ise bu zorluklardan yararlanabilecek bir dinamizm gösteremiyor. Toplumdaki değişim isteği de her geçen gün artıyor. Bu durumda ne olabilir? Var olan seçeneklerin ötesinde yeni sürükleyici ve etkileyici figürler ortaya çıkabilir. Avrupa’da son yıllarda örneklerine sıkça rastladığımız genç liderler toplumun desteğini kazandılar ama büyük fark yaratamadılar. Bizde ortam genç liderlere daha az şans veriyor. Daha olası çözüm ise muhalefet partilerinin toplumun “birleşin ve değiştirin” talebine karşılık gelecek yeni dayanışma yolları geliştirebilmeleri. Eğer iktidar, muhalefetin elindeki 4-5 büyük şehri kazanırsa, Türk siyasi tarihinde bir devir kapanabilir, yereliyle geneliyle tek partili bir ülkeye dönüşürüz.

14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 seçimlerinde muhalefeti yaralayanlardan birisi Meral Akşener’di. 6’lı Masa’yı suçlayarak gitmesi aklayarak dönmesi en az üç puan kaybına yol açmıştır. Şimdi de yerel seçimlere kendi adaylarıyla katılma kararı aldılar. HEDEP’e gelince; onlar da kendi adaylarıyla seçime katılmaktan yana olduklarını açıkladılar. Bu ayrı katılma eğilimi diğer muhalefet partilerini de etkiliyor.

Bu durumda eğer bu hava sürerse CHP kendi adaylarıyla Cumhur Ittifakı’nın karşısına çıkacak. Tablo değişmezse seçimler muhalefetin her kesimi açısından bir hezimete dönüşebilir. Tabloyu muhalefet seçmenleri de görüyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 48.5’lik bir seçmen kitlesi umutla iktidarı değiştirmeye çalıştı. Şimdi kırgın, üzgün… Ancak çaresiz değil. Seçim sonrası Anadolu’ya yaptığım gezilerde tam tersi izlenimler edindim…

Yüzde 48.5’te bir gerileme yok. CHP Kurultayı’ndaki canlılık, değişimden yana sinyaller veriyor. Hayatında ilk kez CHP adayına oy veren seçmenin desteğini canlı tutmak CHP’nin görevi. Bu nedenle muhafazakar seçmene ters gelen “öteki”leştirici davranışlardan uzak birleştirici bir dil şart.

İktidar zorluklar içinde. Muhalefet ise bu zorluklardan yararlanabilecek bir dinamizm gösteremiyor. Toplumdaki değişim isteği de her geçen gün artıyor. Bu durumda ne olabilir? Var olan seçeneklerin ötesinde yeni sürükleyici ve etkileyici figürler ortaya çıkabilir. Avrupa’da son yıllarda örneklerine sıkça rastladığımız genç liderler toplumun desteğini kazandılar ama büyük fark yaratamadılar. Bizde ortam genç liderlere daha az şans veriyor.

Daha olası çözüm ise muhalefet partilerinin toplumun “birleşin ve değiştirin” talebine karşılık gelecek yeni dayanışma yolları geliştirebilmeleri. Eğer iktidar, muhalefetin elindeki 4-5 büyük şehri kazanırsa, Türk siyasi tarihinde bir devir kapanabilir, yereliyle geneliyle tek partili bir ülkeye dönüşürüz.

Bunu millet görmüyor mu? Meral Akşener ya da HEDEP’lilerin, ya da CHP’lilerin böyle bir tablonun ortaya çıkmasına gönülleri razı mı? CHP 14 Mayıs 2023 seçim travmasını ancak yerel seçimlerde bir başarı sağlayarak giderebilir. Eğer muhalefet ittifaklar konusunda 14 Mayıs seçimlerinde oluşturduğu işbirliği platformunu bir şekilde eksik de olsa hayata geçirebilirse, buradan yeni imkanlar çıkabilir. Muhalefetin zorlukları aşacak enerjiyi toplumda bulması mümkün. Sahaya çıkmaları gerek.

- Advertisment -