Ana SayfaANALİZLER“Güvenlik Konseyi'nin Suriye'deki İran Konsolosluğu'na saldırıyı da kınaması lazım, yoksa karar geçmez”

“Güvenlik Konseyi’nin Suriye’deki İran Konsolosluğu’na saldırıyı da kınaması lazım, yoksa karar geçmez”

Emekli büyükelçi Yalım Eralp: "Suriye'deki İran konsolosluğuna yapılan saldırı devletler hukukuna aykırı. İran buna yani Birleşmiş Milletler yasasının 51. maddesine dayanarak İsrail'e füzeler yolladı.", "Eğer dengeli bir karar isteniyorsa Suriye'deki İran Konsolosluğu'na da saldırının kınanması lazım. Yani iki devletin de beraber kınanması lazım. Aksi takdirde hiçbir Güvenlik Konseyi kararı geçmez."

Orta Doğu iyice karıştı. İlk olarak İran – İsrail meselesini devletler hukuku bakımından ele alalım. Suriye’deki İran konsolosluğuna yapılan saldırı devletler hukukuna aykırı. Diplomatik ilişkiler bakımından bu yasaklanıyor. İran buna, yani Birleşmiş Milletler yasasının 51. maddesine dayanarak İsrail’e füzeler yolladı.

Şimdi bu iş burada durur mu? İnşallah durur. Yalnız burada Amerika’nın büyük bir hatası var. O da şu: İsrail’in her dediğini kabul etti. İsrail’i bir türlü durduramadı. Şimdi İran ‘Bu iş kapansın artık, ben bununla yetineceğim’ diyor. İsrail bunu kabul edecek mi? O belli değil.

Amerika’nın yanlış politikaları yüzünden, İran’ın artık nükleer silah yapmasının engellenemeyeceği kanaatindeyim. Bu Orta Doğu’yu iyice karıştırıyor. Yani Gazze Savaşı’nı aşan bir durum meydana getiriyor.

Evet, İran’ın çeşitli yerlerden yolladığı füzelerin çoğu durdurulmuş. Ama durdurulamayan da var. Dolayısıyla İsrail buna cevap verecek mi, vermeyecek mi? Orta Doğu’nun geleceği biraz buna bağlı. Yani önümüzdeki günler çok hayati günler.

Her ne kadar Başkan Biden, ‘İsrail’e desteğimiz kesindir’ diyorsa da, perde arkasında İsrail’e cevap vermemek konusunda ısrar etmesi lazım.

Güvenlik Konseyi toplanıyor. Şimdi Güvenlik Konseyi’nde bir kararın geçebilmesi için ya Amerika’nın ya Rusya’nın veto etmemesi lazım. Sadece İran’ın saldırısı, füzeleri kınanırsa bu geçmez. Eğer dengeli bir karar isteniyorsa Suriye’deki İran Konsolosluğu’na da saldırının kınanması lazım. Yani iki devletin de beraber kınanması lazım. Aksi takdirde hiçbir Güvenlik Konseyi kararı geçmez. Ya Rusya veto eder, ya Amerika veto eder. Eğer sadece İran kınanırsa Rusya veto edecektir. Sadece İsrail kınanırsa Amerika veto edecektir. Hassas bir denge.

Amerikalılar artık biraz aklını başına toplamak ve daha dengeli, İsrail’in güvenliğine bağlı ama daha dengeli bir politika izlemek zorundalar. İran’ı hiç hesaba katmamak, İran’la ilişki kurmamak, İran’la küsmek, bir oyun kurucu olduğunu ilan eden Amerika için çok yanlış politika olmuş. Bakın, 15 yıl Vietnam’ı bombaladıktan sonra Amerika Vietnam’la ilişkilerini düzeltti. Şimdi 1979’da Tahran’da Amerikan sefaretindekilerin rehin alınması travmasını atlatması lazım Amerika’nın.

Oyun kurucu denilen devlet, İran’ı hesaba katmamazlık edemez. Ederse bugünkü durum meydana gelir. İnşallah bu karşılıklı atışmalarla, füze atışmalarıyla bu iş sona erer diye umuyorum ama güvenemiyorum.

- Advertisment -