2013’te başlayan dershane tartışmalarında iktidarı desteklemek için bir araya gelen STK’ların kurduğu Milli İrade Platformu, her seçimden önce olduğu gibi bu seçimden önce de Cumhur İttifakı’na ve Erdoğan’a destek açıklaması yaptı. İlim Yayma Cemiyeti, Milli Türk Talebe Birliği, Beşir Derneği, İhlas Vakfı gibi STK’ların biraraya gelerek oluşturduğu platformdan yayınlanan bildiride, önceki bildirilerden farklı olarak imzacı STK’ların isimleri ve logoları yer almadı. İddiaya göre bildiri, platforma üye STK’lara sorulmadan ve onayları alınmadan yayınlandı.
Bir süredir yayımladığı videolarla iktidara yakın isimler hakkında iddialar ortaya atan Ali Yeşildağ’ın adının ve fotoğrafının kullanıldığı bir Twitter hesabından Muharrem İnce hakkında seks kaseti yayımlanacağı iddiası paylaşıldı. Ali Yeşildağ ilk videosunda hiçbir sosyal medya hesabının olmadığını duyurmuştu. Dijital tecritte olan Sedat Peker, hesabın Yeşildağ’a ait olmadığını duyuran paylaşımları retweet etti. Sosyal medyada “kaset siyaseti”ne tepki gösteren paylaşımlar yapıldı.
“Kılıçdaroğlu, çıktı dedi ki ben bu oyunu oynamıyorum, bu siyaseti bırakıyorum, kimlik, inanç ve yaşam tarzı siyasetin konusu değildir, ben milletin bütünü için siyaset yapacağım, kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun devletin görevi tüm insanların güvenliğini, ekmeğini ve özgürlüğünü garanti altına almaktır. Bu Türkiye için, hepimiz için çok iyi bir şey. Kimlik kavgaları ile zaman kaybetmeyeceğiz, siyasette enerjimizi tüm insanların güvenliği, ekmeği, refahı ve özgürlüğü için kullanacağız, siyasi yarışlar bundan sonra böyle olacak. Erdoğan gibi bağıran bir siyasetçi olmayacak bundan böyle.”
Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’den Çin’e yeni bir ticaret ve taşıma koridoru açacağı vaadini duyurduğu videoda, bu proje için Çin’e Türkistan’daki zulmü durdurma şartını sunacaklarını söyledi. Türkiye’deki Uygur diasporası Kılıçdaroğlu’nun çıkışından memnun. Annesi Çin’de toplama kampına gönderilen aktivist ve hukukçu Cevlan Şirmehmet: “Oyum Kılıçdaroğlu’na”, Dünya Uygur Kongresi Türkiye Temsilcisi Abdureşit Abdulhamit: “Açıklama bizi memnun etti”, Uygur akademisyen Erkin Emet: “’Uygurlar Cumhur İttifakı’nı destekliyor’ genellemesi gerçeği yansıtmıyor.”
Camilerin kadın, erkek, çocuk, genç herkes için “yaşam mekânına” dönüştürülmesini isteyen KADEM’li kadınlar sosyal medyada büyük tepki gördü. Tepkilerini KADEM’in kapatılması talebiyle Cumhurbaşkanı ve İletişim Başkanlığı’na şikâyete vardıranlar dahi oldu… KADEM’in taleplerini haklı bulan iki dindar kadın, yaşananları Serbestiyet’e değerlendirdi. Nevin Meriç: “Kadınların camilerde ne işi var, orada ne işi var, burada ne işi var demekle yol alınmıyor”, Ayşe Sula Akbal: “En rahatsız olduğum şeylerden biri de erkeklerin camide kadın görünce bir tuhaflaşması; hiç anlayamıyorum."