Taşkesenlioğlu ailesi adını 19. yüzyılda Bingöl’den Erzurum’un Taşkesen köyüne irşad için gelmiş Nakşi-Halidi şeyhi Şeyh Ahmed’den alıyor. Binlerce müridi olan ve medreselerinde eğitim veren ailenin ikinci kuşağı da molla. Dördüncü kuşaktan Zehra ve Ali Fuat Taşkesenlioğlu’nun babası Mazhar Taşkesenlioğlu tefsir çevirileri olan, Erzurum’dan taşındığı İstanbul Fatih’te geniş bir çevre edinmiş bir vaiz ve medrese hocası. Amca Fetullah Taşkesenlioğlu ise Yassıadada yargılanmış bir DP milletvekili, daha sonra AP milletvekili olarak da Meclis’e girmiş. Aile Erzurum ve çevresinde “Taşkesenlioğlu uleması” olarak tanınıyor.
Van’ın Çatak ilçesine bağlı Bahçıvan mezrası yöre halkı tarafından Gundê Mirovxwaran (İnsan Yiyen Köyü) olarak biliniyor. Anlatıya göre birkaç yüzyıl öncesine kadar köyde yamyamlar yaşıyormuş, ancak köye gelin gelen bir kadının ifşasıyla köyden kaçmışlar. Kimi anlatılara göreyse yamyamlar civardaki halk tarafından öldürülmüş. Köyün eski bir Ermeni yerleşkesi olması ve rivayetin bir parçasını mezrada yaşayanların Ezidi olduğu inancının oluşturması rivayetin sosyal kökleri hakkında işaretler taşıyor.
Eski Borsa İstanbul Genel Müdürü ve Gelecek Partisi Hazine ve Maliye Politikaları Başkanı Tuncay Dinç: “Son günlerde ortaya dökülen ifşalar ciddi bir şekilde araştırılmalı ve suçlu bulunanlar yargılanmalıdır. 90’larda Susurluk’ta bir mafya lideri, bir komiser, bir vekil aynı araçtan çıkınca toplum buna ciddi şekilde tepki göstermişti. Bugün bir olay var ve içinde yine bir vekil, bir rektör, bir kurul başkanı var.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı Habertürk canlı yayınında 2021’in Ekim ayında Meclis’e gelen tezkereye, metindeki “yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması” ibaresi nedeniyle ‘hayır’ oyu verdiklerini söyledi. Fakat aynı ibare CHP’nin ‘evet’ dediği 2018, 2019 ve 2020 tezkerelerinde de vardı.
Sedat Peker'in tweetleriyle birlikte iş insanı Mine Tozlu Sineren Türkiye gündemine oturdu. Sineren’in adı daha önce de Adana’da satın aldığı otobüs şirketleriyle ilgili sahte senet çetesi tarafından dolandırılıp, imzası taklit edilerek mal varlığına haciz konulmasıyla gündeme gelmişti. Ardından kendi iddiasıyla rüşvet vermek istemediği için SPK tarafından suçlandı, rüşvet çarkının bir parçası olmakla suçlanan Hürriyet gazetesi muhabiri tarafından haber yapıldı, şirketi borsada işlem yasağı aldı. 2020 yılında başka bir adla açtığı Twitter hesabında yaşadıklarını yazmaya başlayan Sineren, katıldığı televizyon programında Peker’in anlattıklarını doğruladı.