Ana SayfaYazarlar'Halk savaşı' değil, mayın terörü

‘Halk savaşı’ değil, mayın terörü

PKK, 7 Haziran seçimlerinin ardından “Devrimci halk savaşı” başlattığını ilan etti. KCK yöneticileri, bu kararı 11 Temmuz’da duyurdu. Kandil’in stratejisi, Güneydoğu’da hâkim olduğu il, ilçe ve köylerde Kürtlerle birlikte, devlete karşı silahlı halk ayaklanması başlatmaktı. Güneydoğu’yu bir anlamda Kobani’ye çevireceklerdi. Çatışmaları şehirlere, mahalle aralarına taşımalarının nedeni buydu. Hendekler kazdılar, mahalle aralarına barikatlar kurup çatışmalara girdiler. Amaçları teröre  “halk savaşı” niteliği kazandırmaktı.

 

Ne var ki bu Kandil’in bu taktiği tutmadı. Emniyet, mahalle aralarında girişilen silahlı ayaklanma denemelerini etkisiz kıldı. Çok itiraz edilen “sokağa çıkma” yasağı ise militanları halktan ayırarak kolay hedef haline gelmelerini sağladı. Şehir ve mahalle aralarında başlatılan “silahlı halk ayaklanması”, halkın örgüte destek çıkmaması üzerine başarılı olamadı. 

* * *

“Halk savaşı” taktiği tutmayan örgütün bu sürede kolay hedeflere yöneldiği görüldü. Daha çok trafik memurlarına, hastane önünde nöbet bekleyen polis veya ailesiyle birlikte savunmasız durumdaki askerlere yöneldiler. Kamu hizmeti yapan sivillerin de PKK’nın hedefi olduğu görüldü. Kandil’in başlattığı “Halk savaşı” hızla halka döndü. Şu ana kadar çok sayıda sivil PKK tarafından öldürüldü. 

Geçmişte olduğu gibi askeri karakollara baskın düzenleyemediler. Bunda askeri karakolların nispeten güçlendirilmiş olmasının etkisi var. Örgüt, büyük kayıplar vererek karakolları basma yerine askeri uzaktan kumandalı mayınlarla vurmaya yöneldi. Dağlıca ve Iğdır’da askere ve polise kurulan mayın tuzakları etkili oldu. Bu taktiğin de adı “halk savaşı” değil, açıkçası “mayın terörü”dür. 

* * *

Güneydoğu’da yaşanan çatışmalar “halk savaşı” özelliği taşımıyor; Kandil, terör yöntemlerini esas alarak etkili olmaya çalışıyor. Şu ana kadar Güneydoğu’daki kayıpların büyük bölümü “mayın terörü”nden kaynaklandı. 

Kandil’in “Devrimci halk savaşı” söylemi bir perde işlevi görüyor. “Askeri baraj” gibi sudan sebeplerle ateşkesi bozmaları inandırıcılıktan uzaktı… Çözüm süreci devam ederken ülkeyi kan gölüne çevirdiler. PKK, burada sadece Türkiye’ye istikamet vermek isteyen dış ve iç güç çevrelerine profesyonel terör hizmeti sunuyor. Aslında örgüt, bütün kritik dönemlerde Kürtlere dayanarak hep bu işlevi gördü. Bazen Şam’ın, bazen Tahran’ın, bazen de Batılı istihbarat servislerinin, bazen de derin devletin “terör” talebini karşılıyor. PKK “Halk savaşı” değil, halka karşı bir savaş yürütüyor. 

 

 

- Advertisment -