Ufak bir meydanda toplanan yüz binlerce insan. Bazıları sayıyı bir milyon veriyor. Dört milyonluk nüfusu olan bir ülke için rakam muazzam.
“İntifada el istiklal” yani bağımsızlık uyanışı olarak tanımlıyor göstericiler bu tarihî gösteriyi.
Atılan sloganlar ise “özgürlük, bağımsızlık, egemenlik” ve “hakikat, özgürlük ve tek vatan” oluyor.
Lübnan bir sevgililer günü yitirdiği ve o çok sevdiği adamın yasını tutarken, öfkesini artık içinde tutmak istemiyor.
14 Şubat 2005 tarihinde Beyrut'un ortasında, bir tonluk bir patlama sonucu öldürülen Refik Hariri'nin arkasından, yüz binler Beyrut sokaklarında İran ve Suriye'nin Lübnan'daki işgaline hayır diyor.
Hariri suikastından bir ay sonra düzenlenen bu büyük protestoya katılan Lübnan'ın tüm renkleri, Sünniler, Hıristiyanlar, Dürziler ve hatta bazı Şiiler 1943 yılında güya bağımsız olan ülkelerinin gerçekten bağımsız olmasını istiyor.
Bu gösteriden bir ay sonra, Lübnan'da artan gerilim ve Batı kamuoyunun bastırması ile Suriye 1976 yılından beri işgalci olduğu Lübnan'dan çekilme kararı aldığını açıklıyor. Lübnan'da bulunan 20.000'den fazla Suriye askeri kendi ülkelerine dönüyor.
Lübnan'da neredeyse 10 sene önce işgalci olan Suriye, şu an işgal altında.
İran'ın, Hizbullah'ın de facto işgaline, bir anlaşma ile Rusya da katıldı.
Rusya ile Suriye arasında imzalanan güvenlik anlaşması bu hafta medyaya yansıdı. Buna göre Rusya uçaklarını ve askerlerini bu ülkede “istediği kadar” tutabilecek ve Rusya anlaşmaya tek taraflı olarak son verebilecek.
Ve muhtemelen tarih son derece acı bir şekilde tekerrür edecek.
Suriye halkı tıpkı Lübnanlılar gibi on yıllar boyunca ülkelerini bağımsız kılmak için zor bir mücadele verecek…