26 Nisan 2025 tarihinde Kamışlo’da gerçekleşen Batı Kürdistan Ulusal Birlik Konferansı çok yönlü sonuçlar üretecek tarihi bir adım. Batı Kürdistan Birlik Konferansı ilk planda Suriye’de Kürtlerin birliğini amaçlamış gibi görünüyorsa da onun Suriye ve bölgesel düzeyde etkilerinin olacağı muhakkak.
Bölgesel gelişmeler Kürtlerin birliğini zorunlu kıldı
7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e saldırısıyla başlayan zincirleme gelişmelerin ardından İran’ın belinin kırılması, 08 Aralık’ta da Esad rejiminin yıkılması hem Suriye hem de bu ülkede yaşayan Kürtler bakımından yeni bir siyasal tablo ortaya çıkardı. Esat sonrası Şam’ı ele geçiren HTŞ ise yeni ve kapsayıcı bir Suriye inşa edecek siyasal vizyon ve perspektiften uzak. Bütün veriler yeni ve kapsayıcı bir Suriye’nin ancak Kürtlerin bir bütünlük içinde siyasal sürecin içinde yer almasıyla mümkün olacağı yönünde. Bu gerçeği gören ABD ve Fransa Suriye’de Kürtlerin bir araya gelmesinde etkili bir rol oynadı. Kürt kamuoyunun yoğun beklenti ve baskısı da Rojava’da Kürtlerin birliğinde son derece etkili oldu. 14 Ocak 2025 tarihinde Sayın Mesut Barzani ve Mazlum Abdi’nin buluşması iki önemli Kürt tarafı PYNK ve ENKS’nin yakınlaşmasını hızlandırarak Birlik Konferansı’na giden zemini hazırladı.
Birlik Konferansı’nın çok yönlü sonuçları olacak
26 Nisan’da gerçekleşen Birlik Konferansı en başta Kürtlerin ulusal bir vizyon belgesi etrafında birleşmesini sağladı. Konferansta ortaya çıkan tablo Kürtlerin iç çekişmelerini geride bırakarak enerjilerini özgür bir gelecek kurma noktasında güçlü bir irade ortaya koyduklarını gösteriyor. Konferans sonucu yayınlanan bildiride Kürtlerin ulusal talepleri net olarak ilan edilmiş, Kürt kimliğinin ve varlığının yapılacak anayasada yer alması talep edilmiştir. Daha da önemlisi Şam yönetimi ile müzakere etmek üzere Konferans bileşenlerinden oluşacak ortak bir heyetin kurulmasının kararlaştırılmış olmasıdır. Rojava’daki bütün Kürtleri temsil eden bir heyetin hem Şam’daki yönetim nezdinde hem de ilgili diğer aktörlerle yapılacak müzakerelerde daha güçlü bir pozisyonda kabul göreceğine kuşku yok.
Birlik Konferansı’nda ortaya çıkan siyasal vizyon belgesi sadece Kürtler için değil, Suriye’nin tümü için yeni bir gelecek perspektifi sunuyor. Suriye’nin çok uluslu, çok kültürlü ve çok dinli gerçeğinin vurgulandığı siyasal vizyon belgesinde kapsayıcı ve demokratik bir sistemin kurulmasının federal bir modelden geçtiğinin altı çiziliyor. Kürt Birlik Konferansı Suriye toplumunu oluşturan Dürziler, Hıristiyanlar, Nusayriler, seküler Suniler, kadınlar ve gençlerin hepsi için demokratik, çoğulcu, ademi merkeziyetçi bir yaşam modeli öneriyor. Geçmiş diktatörlük deneyimleri yeni Suriye’de iktidarın/gücün tek elde toplanmamasını, aksine yerele dağıtılmasını herkese acı tecrübeyle öğretmiş bulunuyor.
Başka bir ifade ile Rojava’da birliğini gerçekleştirmiş Kürtler yeni Kurulacak Suriye’nin çimentosu olabilecek bir potansiyel taşıyor.
Rojava’da şimdiye dek Kürtlerin önündeki en büyük engel olarak Türkiye görünüyordu. Türkiye PKK varlığını gerekçe göstererek Suriye’de Kürtlerin statüye kavuşması önünde ciddi bir engel oluşturuyordu. Hem PKK’nin silah bırakma süreci, hem de Rojava’da Kürtlerin bir çatı altında birleşmeleri Türkiye’nin elindeki gerekçeleri alacak, Suriye Kürtleri üzerinden geliştirilen tehdit algısı ortadan kalkacaktır.
Kamışlo Konferansı’nın bir sonucu da bölgesel düzeyde Kürtlerin yakınlaşması için uygun bir zemin sunmasıdır. Güney Kürdistan’dan Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) adına Dr. Hamid Derbendi ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) adına Emin Babaşêx Birlik Konferansı’na katılarak Rojava’da Kürtlerin birlik çabalarına destek verdiler. Bu durum aynı zamanda KDP, KYB ve PKK arasındaki buzların bir ölçüde erimesi ve dört parçada ulusal bir ruhunun gelişmesi için uygun bir atmosfer yaratıyor.
Gidilecek yol…
Birlik Konferansı’ndan çıkacak ortak heyetin önünde gidilecek uzun bir yol var. Suriye’deki mevcut HTŞ yönetiminin yanı sıra, Suriye’nin diğer siyasi ve toplumsal bileşenleriyle yürütülecek yoğun görüşmeler trafiği gibi zorlu bir süreç bekliyor ortak Kürt heyetini. Suriye’de yeni bir anayasa yapımı çok zorlu bir iş ve uzun bir zaman alacak . Suriye’de yeni bir düzen kuruluncaya kadar Rojava bölgesinde yapılacak önemli işler var. ENKS ve PYD arasındaki sorunların giderilmesi, sağlanan birlik havasının tabana yansıtılması son derece önemli. Rojava’daki mevcut yönetim sisteminin yeniden dizayn edilmesi, ENKS ve diğer siyasal aktörlerin katılımıyla çoğulcu bir yapıya kavuşturulması mevcut yönetimin demokratik ve ulusal niteliğini güçlendirecektir. Birlik Konferansı’nda sağlanan birlik ve uzlaşmanın idari ve askeri yapıda da sağlanması gerekiyor. Böylece siyasal söylem düzeyinde sağlanmış ulusal birlik ete kemiğe kavuşmuş olacaktır.
Rojava’nın Türkiye’ye yansıması
Suriye’de Kürt meselesinin hal yoluna girmesinden en çok etkilenen hiş kuşkusuz Türkiye ve gündemdeki çözüm çabaları olacaktır. 2009-2015 dönemindeki Çözüm Süreci esas olarak Rojava’daki gelişmelerden dolayı bozulmuştu. Ekim 2024’te Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan sürecin de Rojava ile ilintili olduğu genel kabul görüyor. Türkiye’nin Suriye Kürtlerine karşı tutumunda daha şimdiden yumuşama işaretleri görülüyor. Önümüzdeki dönemde Rojava Kürtlerinin statüsünü tanıyan Türkiye’de Kürt meselesine ilişkin çözüm çabalarının yeni bir ivme kazanacağına kuşku yok. Suriye ve Türkiye’de Kürt meselesinin çözümü hiç olmadığı kadar iç içe geçmiş bulunuyor. Suriye’de Kürt meselesinin hal yoluna gitmesi Türkiye’de mevcut süreci olumlu yönde etkileyebileceği gibi, PKK’nin silah bırakma öngörüsünün gerçekleşmesi de Rojava’da taşların yerli yerine oturmasına katkıda bulunacaktır.
Kürt meselesinin barışçıl ve eşitlikçi çözümünün Ortadoğu’da barış ve istikrarın inşasındaki pozitif etkisini öngörmek ise zor değil.
Bayram Bozyel: Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) Genel Başkanı