Manşet

En çok kime soracağız?

Türkiye’de popüler bilim adamlarının ilgileri hiçbir zaman alanlarıyla sınırlı olmadı. Büyük bir cömertlikle sınırsız dağarcıklarını cahil halk kitlelerine açtılar, zavallılar ne sordularsa ciddiyetle yanıtladılar; Fatih’in muazzam dehası, Atatürk’le ilgili her şey, Kanal İstanbul, Vodafone Arena’nın konumu, Göbeklitepe, oyun teorisi… Çoğu aslında birer magazin figürü, uzun zamandır ciddi bilimsel yayınları bulunmuyor. Bir bölümünün geçmişteki işleri de tartışmalı.

Yalım Eralp: “Trump, Putin’in iyi niyetinden şüphe etmeye başladı.”

Yalım Eralp ile Dünya Dönüyor’da bu hafta: Trump evvela dedi ki: "Kiev'in Rusya'ya verilmesini kabul ederim." Aslında Kiev, 70'li yıllarda Ukrayna'ya hediye olarak verilmişti. Şimdi, Sovyetler Birliği çöktüğüne ve tabir caizse evlilik sona erdiğinden, Trump geri isteme hakkını kendinde görüyor. Diğer taraftan Donetsk ve Luhansk meseleleri var. Yani, Rusların işgal edip "ilhak ettik" dediği yerler. Burada önemli ölçüde Rus da var. Trump, Putin'e kızıyor. Başta Putin'i çok iyi niyetli görüyordu. Şimdi ise o iyi niyetinden ciddi şekilde şüphe duymaya başladı.

Muhalefet neden 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmaktan vazgeçti?

Sokak eylemleri ve boykotları sönümlendirmenin bir tercih olduğu anlaşılıyor. Bu tercihin sebebi de tabii gelen anketler. Aslında anketler CHP için kötü değil. Mart ve Nisan anketlerine göre CHP, AK Parti’nin biraz önünde birinci parti şu anda. Ama bu anketlerde daha ilginç bir sonuç var. CHP oylarını artırırken, AK Parti zayıflamıyor. Hatta AK Parti de bir miktar oyunu artırıyor görünüyor. Mart ve Nisan anketlerine göre iki partinin toplam oy oranı yüzde 70’lere dayanmış durumda. Kararsızların oranı hızla düşüyor. Yine İYİ Parti, Zafer, Yeniden Refah ve TİP’in oyları da bu iki partiye doğru eriyor.

“Medyanın yüzde 70’inin genel yayın yönetmeni olarak devlet ve iktidar” bahsi

Türkiye’nin iki uzun iktidar döneminde (askeri vesayet ve AK Parti) kabaca yüzde 70’i iktidar tarafından denetlenen bir medya evreni yaratıldı. Bu iki dönemde medyanın editoryal çizgisi devlet tarafından belirlendi, yani aslında gazetelerin, televizyonların gerçek genel yayın yönetmeni (GYY) iktidarlardı. Dün öyleydi, bugün de öyle. Tabii spor, magazin, üçüncü sayfa haberleri gibi devletin medyayı ‘özgür’ bıraktığı alanlardan değil büyük siyasi meseleler alanından söz ediyoruz. Ve tabii “GYY olarak devlet ve iktidar” bahsi en iyi Türkiye’nin Kürt sorununa bakarak anlaşılabilir.
- Advertisement -

Sırrı Süreyya buluşturdu: HÜDA PAR-DEM arasında yıllar sonra ilk görüşme

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Sırrı Süreyya Önder'in tedavi gördüğü hastaneyi ziyaret ederek aralarında Pervin Buldan, Sabahat Tuncel’in de olduğu DEM Partililerle görüştü. Görüşme HÜDA PAR ile DEM Parti ve çizgisindeki partilerin yıllar sonra ilk buluşması oldu.

En Son Çıkanlar