GÜNÜN YAZILARI

Meclis komisyonu yeni yollar açabilir

“Kararnameler” döneminde, TBMM pasifleşmişti. Muhalefet de bunu gördüğü için etkisizleşmişti. Komisyon, bir yenilik imkânı olarak ortaya çıktı. Ki 15 Ağustos 2024’te de Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın gelişi münasebetiyle Meclis özel olarak toplanmıştı. Buna benzer başka toplantılar oldu mu, hatırlamıyorum. İşte 2024’teki o bir günlük toplantı da Meclis’in canlılığını artırmıştı. Kim ne derse desin, “Kürt meselesinin silahtan arındırılması” konusunda tarihsel bir çerçeve ve dil değişimi, bir kırılma gerçekleşti. Şimdi iş uygulamada.

İlgi Alanı: Auschwitz’ten Gazze’ye bir yol

Bugün çağın temel etik-politik sınavını Filistin meselesine nasıl yaklaşıldığı sorusu oluşturuyor. Agamben’in Auschwitz için söylediğini Gazze için rahatlıkla söyleyebiliriz: “Çağımızın geçerli olduğuna inandığı etik ilkelerin neredeyse hiçbiri, belirleyici sınavdan, ‘Ethica more Gazze demonstrata’ (Gazze yoluyla kanıtlanmış etik) sınavından geçmemiştir.” Hümanizm, insan hakları, yaşam hakkı, adalet ve bilumum evrensel etik değerlerin apaçık sınandığı bir yer Filistin ve Gazze. Tüm bu değerlerin tabutuna son çivi ise o değerlerin hamisi olduğunu iddia eden “Batı”nın eliyle çakılıyor.

Uluslararası Adalet Divanı, iklim değişikliği konusunda tarihi bir karar mı verdi?  

Uluslararası Adalet Divanı iklim krizi konusunda kapsamlı bir danışma görüşü yayımladı. Yalnızca en dikkat çekici kazanımları listelemek istediğimizde bile ortaya uzun bir liste çıkıyor. Söz konusu danışma görüşünü iklim aktivistleri ve onu talep eden devletler için tarihi bir zafer olarak görmek abartılı olur.

Bir Demokrasi Kurultayı hikâyesi

26–27 Aralık 1993 günlerinde, iki gün süren ve Hilton Oteli’nde verilen bir akşam yemeğiyle son bulan Demokrasi Kurultayı’na binlerce insan katıldı. O dönemin DEP Genel Başkanı Yaşar Kaya, milletvekilleri, Sadun Aren, Zülfü Livaneli gibi pek çok aydın ve sanatçı burada yer aldı. Bu aslında, iki insanın doğru zamanda ve doğru yerde yapmak istediği görkemli bir kurultayın hikâyesiydi. Korkunun ve şiddetin kol gezdiği bir dönemde, tünelin ucunda bir ışık olma hayali Aralık 1993’te gerçeğe dönüştü
- Advertisement -

Dilan Yeşilgöz, gerçekten Türkiye’den kaçabildi mi?

Hollanda’da ülkeyi seçime götüren geçici hükümet, geçmişte kamuda başörtü yasağını da savunan Dilan Yeşilgöz’ün İsrail’e karşı yaptırımlara karşı çıkması üzerine dağıldı. Geçmişte Hollanda’nın İsrail büyükelçiliğini üstlenmiş Dışişleri Bakanı Casper Veldkamp, Yeşilgöz’ün İsrail’e yaptırımları kabul etmemesi üzerine diğer bakanlarla birlikte istifa etti. Hollandalıların %78’i İsrail’e tepkili, fakat koalisyon ortağı merkez sağ VVD partisinin lideri Dilan Yeşilgöz İsrail’i eleştiren tüm sanatçıları, siyasetçileri “antisemit” ilan etmenin peşinde. 12 Eylül döneminde Türkiye’den kaçan bir ailenin kızı olan Dilan Yeşilgöz, 12 Eylül işkencecilerinin bile hayal edemeyeceği bir kötülüğün bayraktarlığını üstlenmiş durumda. Ve ne trajik ki İsrail’i eleştiren ne kadar Hollandalı varsa hepsi karşısında ilk Dilan Yeşilgöz’ü buluyor.

En Son Çıkanlar