GÜNÜN YAZILARI

“Bu seçmenden bir şey olmaz” diyenlere…

CHP, 2019 yerel seçimlerinde İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Antalya gibi ülkenin temel yapısını oluşturan önemli büyük şehirleri kazandı. Aslında muhalefet yerelde iktidarın ana halatlarını bir ucundan yakaladı. Aynı sonucu elde edebilir mi? Muhalifler açısından koşullar oldukça zorlu.

Diyarbakır nasıl bir ‘müjde’yi bekliyor?

Kürt sorunu 80’lerde, 90’larda, hatta 2013’lerde hayatı felç eden, herkesi etkileyen bir meseleydi. Artık Kürt sorunu yok, Kürt gerçeği var. O yüzden çözüm süreci, barış yok. DEM Parti, Demirtaş, Kürt seçmenler var. Kürtler artık bir siyasi, demografik güç. Ama bu gücün bir muhatabı, sahibi, temsilcisi yok. DEM Parti, hala biz değil adaya ve dağa bakın diyor, muhatap olmayı, aktörleşmeyi reddediyor. Askeri olarak düşman olan iktidar, siyasetin de düşmanı olmak zorunda kalıyor. Irak’ta PKK’ya karşı ittifaklar kuran bir iktidarla, Diyarbakır’da bir masada oturmak ayıplanıyor. Bu da siyasetin imkanlarını öldürüyor.

Ukrayna ve ABD Türkiye’ye batının kapısını açar mı?

Zelenskyy’nin birkaç saat süren İstanbul ziyaretindeki önemli bir olay, Türk medyasından özenle gizlendiği için ancak kendi Twitter hesabı ve yabancı medyadan takip edilebildi. Zelensky Tuzla Tersanesi’ne gitti. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından önce 2021 yılında inşası başlayan Ada tipi korvetleri gezdi. Birincisi tamamlanmak üzere ve Ukrayn’lı mürettebat Tuzla’ya gelmiş bile. Geminin adı “İvan Mazepa”. Mazepa 18inci yüzyılda ilk önce Deli (Büyük) Petro için savaşmış sonra ona karşı dönmüş Ukraynalıların kahraman, Rusların hain olarak gördükleri bir asker. İkinci gemi de 17’inci yüzyılda Ruslarla savaşmış başka bir Ukraynalı askeri lider olan Ivan Vyhovsky’nin adını taşıyor. Bu gemilerin Ukrayna'ya teslimi Karadeniz’deki dengeleri Ukrayna lehine biraz daha bozacak, verilmemesi ise yeni bir baş ağrısı konusu teşkil edecektir. Bu gemilerin macerası Birinci Dünya Savaşından önce Birleşik Krallığa sipariş edilen ancak savaşın çıkmasıyla teslim edilmeyen “Sultan Osman” ve “Sultan Reşat” adlı gemilerin hikayesini az buçuk ironiyle hatırlatmıyor değil.

Laik siyaset ve laik sosyolojinin bugünlere gelişteki sorumluluğu (7): İlhan Selçuk’un başlangıçta önerdiği muhalif çizgi benimsenseydi ne olurdu?

AK Parti’nin son 10 yılını idrak ettikten sonra bugün televizyonlarda muhalif figürlerin iki 10 yıl arasındaki farklardan söz etmesi artık sıradan bir iş. Fakat bu kişilerin ilk 10 yılda sanki şimdiki AK Parti’yi eleştiriyormuş gibi konuştuklarını hatırlamak çok öğretici. Bu pratik bizi bu dizinin sorduğu sorulardan birine taşıyor: Acaba laik-seküler muhalefet ilk 10 yıldaki “reformcu AK Parti”yi hadi desteklemedi, hiç değilse ona ‘düşman’ muamelesi yapmasaydı farklı bir yakın tarih yaşayabilir miydik? Ya da: Yaşandığı günlerde üstü özenle örtüldüğü için şimdi duyunca “böyle şeyler mi olmuştu” diye hayrete düşeceğiniz şey gerçekleşip de İlhan Selçuk’un başlangıçta önerdiği muhalif çizgi benimsenseydi ne olurdu?
- Advertisement -

ABD’nin vahim hatası Rusya’ya nasıl hediye oldu?

Gazze’deki harp ve Amerika’nın tutumu Putin’e inanılmaz nefes aldırdı. Herhalde Putin , Biden ve Netenyahu’ya şükran dolu olmalı. Hem de Rusya’da Başkanlık seçimi sırasında Putin’in rakiplerini çeşitli şekillerde bertaraf ettiği bir dönemde. Putin’in otokratik Rusyası son derece tehlikeli bir ülke. Şimdi Moldova’yı tehdit ediyor. Rusya’daki sözde Başkanlık seçiminde hukuken Moldovya’nın parçası ama Rusya’nın hakimiyetinde olan Transdinyester’de oy verme sandıkları kurdu. Moldovya’nın haklı protestosuna karşı Rus Sefirinin cevabına bakın: “Ülke dışında olan Rus vatandaşlarının oy verme hakkı var.”

En Son Çıkanlar