GÜNÜN YAZILARI

ABD sefiri 1999’da Öcalan için bana ne demişti?

Hani Kürt meselesi yoktu da Batılılar uydurmuştu? Bahçeli’nin söylediklerini bir Batılı söylese Sevr hezeyanı tavana vururdu. Unutmayalım ABD ve AB 1990’lı yıllarda” Kürt sorununu hal edin” dedikçe “bizi bölmek istiyorlar” diyorduk. Öcalan’ı bize teslim ederken asmayın şartı koyan ABD idi. Bana Öcalan’ın tesliminden bir gün öncesi bilgi veren ABD Sefiri Sam Brown, “asmak yok” diye tekrarlamıştı. Kürt vatandaşların oylarının önemi ortaya çıkınca Kürt meselesi aniden var oldu! Aslında Kürt sorunu olduğunu bilen zamanın Başbakanı Çiller’e “meseleyi Meclis’te tartışmak gerek” diye önerdiğimde herhalde siyasal nedenlerle göze alamadı.

İmparatorluk geçmişimiz AB konusunda engel mi oldu? (1)

Aralık 1999'da Türkiye, Avrupa Birliği’ne resmen aday olmuştu. Herkes memnun ve umutlu idi. Hollandalı bir dostum diplomat “korkarım bu Avrupa Birliği normlarını beceremeyeceksiniz. Zira imparatorluk geçmişiniz, aşırı milliyetçilik ve gelecekten ziyade geçmiş ile yaşamanız buna mâni, dini farklılık değil” demişti.

Damga: Kürt Olmak, İltisak ve Ahmet Özer

Türkiye siyasetinin öne çıkan kutuplaştırıcı yapısının en işlevsel aygıtı damgadır.HDP=PKK=CHP söylemi, bütün Kürtleri kapsayan damganın ve damganın uzandığı tüm sosyal ilişkilerin mahkûm edilebildiği en açık örnektir. İstanbul seçimlerinde Kürtlerin Cumhuriyet Halk Partisi’ne verdiği destekten yola çıkılarak üretilen CHP=HDP=PKK damgasının da siyaseti paralize edebildiği bir düzlemde, benzer damgaların sosyolojiyi hem normaller hem de damgalılar bağlamında nasıl zehirleyebileceği ve ne tür bir baskı üretebileceği özellikle dikkate değerdir.

BİR ÖLÜMÜN ARDINDAN (IV): Kapıdaki tehlike

Uyarılar, “Ayrılıklar, ahlâkımızın sınanma anlarıdır” gibi edebe ve itidale davet eden cümlelerle başlamıştı. MİT krizi çıktığında, ‘dine hizmet’ diyerek yola çıkan bir cemaatin MİT müsteşarının kim olacağı üzerine kavga vermesindeki garabeti sorguladım. Bunun, o güne kadar ‘dine hizmet ediyorlar’ diye kendilerine destek verenlerde yol açacağı güven problemine dikkat çektim. “Siyaset bu kavgadan yara alır, ama cemaat ölür” diyerek de, net bir şekilde uyarımı yaptım.
- Advertisement -

Cumhuriyet tartışmaları neyi anlatıyor?

Dünyada demokrasinin geri çekildiği bir dönemdeyiz. Türkiye’de de sistemin adalet ve demokrasi temelli dönüşümü için yola çıkan muhafazakâr demokratların son 10 yıldaki performansları ilk 10 yıldaki gibi değil. O yüzden eskiye rağbet başladı ve bit pazarına canlılık geldi. Şimdilerde eski demokratlardan nedamet getirenlerle aslında yeni/post Kemalizm de fena değil diyenlerin sesi daha çok duyuluyor. Bugün siyasi atmosferin etkisiyle birçok konu gibi cumhuriyet de sakin ve serinkanlı bir biçimde konuşulmuyor; her türlü güzelliğin kendisinde toplandığı “iyi bir şey” veya sahip olduğumuz tüm kazanımların kaynağı anlamında kullanılıyor.

En Son Çıkanlar