GÜNÜN YAZILARI

AİHM’in İlk “İklim Davası”

Yaşları 64 ile 90 arasında değişen 2000 İsviçreli kadının oluşturduğu Swiss Senior Women for Climate Protection adlı çevreci topluluk, yaşları sebebiyle iklim değişikliği kaynaklı sıcak hava dalgalarından daha çok etkilendikleri ve yaşamlarının risk altında olduğu iddiasıyla İsviçre hükümetine karşı 2016 yılında hukuk mücadelesine başladı. İsviçre mahkemeleri peş peşe davaları reddetti. Kadınlar işin peşini bırakmadı ve davayı AİHM’e taşıdı. 29 Mart’ta AİHM’de ilk duruşma yapıldı. Mahkemenin önüne gelen bu ilk iklim davasından çıkacak sonuç bir içtihat oluşturacak.

Sakin olan kazanır

İki gün öncesine kadar her şey sakin giderken ne oldu da birden akıldışılık öne çıktı? Umuyor ve bekliyorum ki kargaşalıktan medet umanlar toplumun tepkisini görür, toplumun çatışmaya rağbet etmediğini anlar ve normale dönerler. Kim haklı, kim haksız, kim ortalığı bulandırmak istiyor?

En berbat yalan korkunca söylenir

İyice saldırganlaşan siyaset diline dair yazı dizime devam ederken, Erzurum saldırısını yaşadık. O görüntüleri izledikten sonra da karşımda yancı kanalların akşam yayınları! “İktidar dili”nin pervasızlığı, seçim yaklaştıkça kendini aşıyor. Başta CNN olmak üzere o kanalların saldırı akşamı, taze taze yayınları ibretlik. Yalanın, inkârın beteri, ipe sapa gelmezi anca korkuyla, panikle oluyor.

Kılıçdaroğlu’nun bastığı seccade iktidarın ‘uçan seccade’si mi olacak?

Yanlışlıkla basılan bir seccade iktidara ne kadar fayda sağlayabilir ki? Öyle demeyin. Toplumun sosyolojik ve psikolojik kodları, yanlışlıkla basılmış olsa da bir seccadeden uçan veya uçuran bir seccade çıkarma potansiyeline sahiptir. Üstelik temeli niyet okumaya dayalı böyle bir yöntemin ispat yükü karşı tarafa aittir. Fakat bu seccadeyle kim uçacak?
- Advertisement -

Türkiye’nin yeni kültür rejiminin temelleri nasıl atıldı? (2)

Oyunun kuralı, sanatın kamusal alanla temas etmemesi. İşte bu yüzden günümüzde güncel sanat neredeyse tamamen filantropi (hayırseverlik) alanına izole edilmiş durumda. Kamusal alan ise erkmerkezci yapıların egemenliği altında. Örneğin bugün bu yüzden, ayrımcılık ve şiddet içeren, şehrin yoksul mahallelerini kazıyan kentsel dönüşüm projeleri ancak sermayenin kültür kurumlarının içinde, salonlarında sorgulanabiliyor.

En Son Çıkanlar