GÜNÜN YAZILARI

Dört dilde geçinemiyoruz!

Aşağıda fotoğrafını göreceğiniz el ilanı yirminci yüzyılın başlarında Selanik sokaklarında dağıtılmış bir miting duyurusu. Bildiri beş dilde yazılmış: Türkçe, Fransızca, Rumca, Bulgarca ve İbranice! Demek ki, emekçilerin beş dilde ‘Geçinemiyoruz’ demesi bu topraklarda hem mümkünmüş hem de zaten bir zamanlar yapılıyormuş.

Kasetçiler Kralı’nın Unkapanı Saltanatı

Yönetmenliğini Mahsun Kırmızıgül’ün yaptığı Prestij Meselesi filmi “Kasetçiler Kralı”nın hayatını, zaaflarını, açmazlarını ve başarısını anlatıyor. Yeni kuşaklar için “Gazinocular Kralı”nı veya “Unkapanı Kasetçiler Çarşısı”nı anlamak belki zor olabilir. “Televizyona çıkmak” da geride kaldı. Günümüzün şöhret skalası “Kaç takipçin var” üzerinden belirleniyor.

Yargıda nihayet ‘kendilerine verilen yetkiye sahip çıkan kuvvetli adamlar…’

Anayasa hukukçusu Kemal Gözler, 23 Aralık 2020’de kaleme aldığı bir makalede Türkiye’de artık anayasa diye bir şeyin kalmadığını yazmıştı. Gözler, Anayasayı bitiren şeyi kuvvetler ayrılığının yokluğuna; kuvvetler ayrılığının yokluğunu da “kuvvetli adamlar”ın yokluğuna bağlamıştı o yazısında. Kemal Gözler tam bir ay sonra, 23 Ocak 2021’de bu defa “Elveda Anayasa Mahkemesi” diye yazdı. Yazısının tam başlığıyla: “Elveda Anayasa Mahkemesi; İrfan Fidan Olayı.”

Son söz: Yolsuzluk silâhı neden hep reformcuları vuruyor?

Sosyalist devrimler çağı kapandı. Onunla birlikte, Batı-dışı ülkelerde bağımsızlık veya millî kurtuluş mücadelelerinden komünist veya sosyalistimsi rejimlere geçiş çağı da kapandı. İnsanlığın eşitlik ve sosyal adalet özlemi bitmeyebilir. Ama artık bu özlemin, şiddete dayalı bir işçi sınıfı devrimi projesi tasavvuruna bürünmesi, bu şekliyle parti programlarına yazılması, bu projeyi gerçekleştirmeye adanmış, başından beri ruhen ve hattâ fiilen illegal partilerin kurulmasını temellendirmesi çok zor. İroniktir; tarih artık Marksist öngörünün tersine akıyor. Yeni yeni komünist rejimler kurulmayacak. Aksine, mevcutlar (ki bir avuç) ya azalacak, ya donmuş tek parti diktatörlükleri olarak varlığını koruyacak.
- Advertisement -

Anayasa Mahkemesi başkanını seçerken…

İrfan Fidan olayı yıllarca konuşmayı hak eden bir fenomen olarak ortada duruyor. Bu fenomen kişilik, hülle usulü İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından alınıp iki ay için Yargıtay’da çalışıyor gösterildikten sonra oradan AYM’ye atanıyor ve bugün yapılacak seçimle AYM’ye Başkan olması planlanıyor.

En Son Çıkanlar