GÜNÜN YAZILARI

AB içinde çıban: Viktor Orban

Çoğulcu demokrasi arayışı gitmiş yerine muhalefeti düşman gören kutuplaştırıcı bir iktidar gelmiş. Benzer bir tablo Polonya’da da yaşanıyor. İçe kapanmacı dış politika, yabancı düşmanlığı almış başını gidiyor. Romanya’nın hali de pek iç açıcı değil. Yolsuzluk, rüşvet iddiaları zirvede. Bu üç doğu bloku ülkesi, bu üç eski sosyalist ülke, uzun bir despotizm acısının ardından yıkılan Sovyet rejimiyle birlikte egemenliklerini kazanmışlardı.

Laiklik ve Seküliyerlik neyimiz olur? (I)

Bir Musevi veya bir Müslüman’ın dünyadaki her anı, her fiili ve her hareketi din tarafından kurallara bağlanarak uhrevi kılınmıştır. Bunun yanında Musevilikte ve İslam’da fiile dökülmeseler bile kin, haset gibi bazı düşünceler, hisler ve eğilimler bile günah addedilir. Yani düşüncelere bile karışır, müdahale etmek ister. Hristiyanlıkta ise gün içinde yapılmakta olan dünyevi fiil ve hareketlerin türevi olan tüm işler siyasi otorite tarafından, uhrevi fiil ve hareketlerin türevi olan diğer işlerse kilise tarafından yönetilir, sınırlanır, denetlenir. Bu yüzden de otorite siyasi ve ruhani olarak ikiye ayrılabilmiştir.

Cavit Bey’in idamının 95. yılında…

2010 yılında Şiar Yalçın’ı da yitirdik. Aslında onunla konuşmak ve yaşadıklarını açık yüreklikle dinlemek istiyordum. Maalesef o birçok sırrı ve bilgiyi de kendisiyle beraberinde götürdü. Şiar Yalçın’ın cenazesinde bulunanlardan birisi de Kılıç Ali’nin oğlu Altemur Kılıç’tı. Kılıç Ali, Şiar Yalçın’ın babası Cavit Bey’in asılmasına karar veren İstiklal Mahkemesi’nin üyesiydi.

Muhalefet “Yetmez ama evet” dedirtebilecek mi?

Bugün muhalefetin tam da ihtiyacı olan yaklaşan seçimde, bugüne kadar kendisine oy vermemiş toplumsal kesimlere 2010’da AK Parti’nin başardığını yaparak, “Yetmez ama evet” dedirtebilmek, bu rızayı üretebilmek.
- Advertisement -

Derdin, tasanın her türlü günahın sorumlusu ah şu “Yetmez Ama Evet”

12 Eylül 2010 referandumunun üzerinden 11 sene geçti. Ne var ki 11 sene geçmesine rağmen bir mahallenin en sevdiği küfür hâlâ “Yetmez ama evetçi.” (Örgüt adı gibi kısaltılmış versiyonu dahi var YAEci) Ben o gün “yetmez ama evet” dedim ve hatta Adalet Ağaoğlu’nun da bulunduğu şu meşhur yumurtalı, boyalı toplantıdaki sanırım en genç konuşmacıydım. Şimdi dönüp baktığımda “yetmez”in ne olduğunun daha çok görülmesini beklerdim. Ama öyle olmadı.

En Son Çıkanlar