Türkiye’nin gündemine oturan çocuk psikiyatristi Süleyman Salih Zoroğlu’nun Emniyet’teki tam ifadesi ortaya çıktı: “30 senedir ensest ve travma hastaları ile çalışıyorum, 2 yıldır toplumda patlama olduğunun kimse tarafından fark edilmemesinin derdi içerisindeyim. Bundan ötürü riskli tedaviler yaptığımı fark ediyorum, fakat teknik anlamda hiçbir yanlışlık yok. Tek sorun bunların doğru olduğunu gösterecek meslektaş desteğinden yoksunum. (…) Çocuklara değil ergen yani 15-25 yaş arası hastalarda, temin edip getirdiklerinde Ketamin kullandım. (…) Ben cezaevine girince eşim ve kızım çok depresif şeyler yaşadı, ben de yaşadım. Babam da annemin ölümünden sonra depresif oldu. Babam, eşim, kendim ve kızım için Ketamin tedarik ettik ve kullandık. Kızım halen Ketamin kullanır.
Tolga Şardan: “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kaplan soruşturmasıyla ilgili MİT'ten özel rapor istedi. Raporun içeriği; Kaplan'la bürokratlar ve yargı mensupları başta olmak üzere kimlerin bağlantısının bulunduğu. MİT, detaylı bir rapor hazırlayıp ABD dönüşü Erdoğan'a sunacak. Yargıtay Üyesi Yüksel Kocaman, Kaplan operasyonu başlayıp, adının gündeme gelmesi sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan randevu talep etti. Cumhurbaşkanlığı'ndaki kaynaklarım Erdoğan'ın, Kocaman'a randevu vermediğini aktardı. Bu da önemli bir gelişme. Malum, Kocaman'ın Erdoğan'la olan yakınlığının derecesi biliniyor. Erdoğan'ın görüşme isteğine "hayır" demesi dikkat çekici.”
Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği: “Bu olayın faili olan Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu meslek örgütümüzün temel ilkelerinin çok dışında, bilimsel ve etik olmayan girişimlerde bulunmuştur." Tutuklanan çocuk psikiyatristi Süleyman Salih Zoroğlu adına açılan Twitter hesabından açıklama yapıldı: “Timur Soykan’ın elindeki bilgiler eksik. Soruşturma dosyasında ve haberde geçen ketamin ilacı tamamen yasal olup tedavide gerekli olduğu durumlarda kullanılmıştır. Ancak bu süre içinde saygın bir hekimin, ailesine ve kliniğindeki sekreterine varıncaya kadar herkesin linç edilmesi vicdanlara sığar mı?”
İYİ Partili Bilge Yılmaz, “kolay kazanılacak seçimi Kemal Kılıçdaroğlu ve etrafındaki çıkar grupları yüzünden kaybettik” yazdı. Cevap CHP eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’ndan geldi: “Görev alsaydı ekonominin düzlüğe çıkması konusunda büyük katkıları olacağına inandığım Bilge Hoca, tanıdığım kadarıyla elinde somut bir veri olmadan yorum yapmayacak bir nosyondan geliyor. Bilge Hocam; Kılıçdaroğlu’nun etrafındaki kişilerden biri olarak; ‘hangi çıkar grubunun’ parçası olduğumu açıklamanızı istemek de bireysel hakkım diye düşünüyorum.”
Libya’da 10 bini geçen ölü sayısıyla büyük bir trajediye dönen sel felaketinde şair Mustafa el-Trabelsi'nin "Yağmur" adlı şiiri umutsuzluğun hem de direncin bir sembolü haline geldi. Trajiktir ki şairin kendisi de eserine ilham veren sel felaketinde hayatını kaybetti. Mustafa, fırtınanın yaşandığı gece sabaha karşı saat 7:44'te Facebook sayfasına şunları yazmıştı: "Dışarıda korkunç bir manzara var, ortalık her an kıyamet kopacak gibi. Lafa gelince her şeye karşı hazırlıklı olduğunu iddia eden ama gerçekte hiçbir ekipmana sahip olmayan ve sayısı bir elin parmağını geçmeyen kurtarma ekiplerinin sağladığı verilerden başka hiçbir bilgisi olmayan yozlaşmış bir tiranlık rejiminde yaşıyoruz. Bu zor durumda sadece birbirimize sahibiz. Boğulana kadar birbirimize sıkıca sarılalım."