Serbestiyet’in yeni programı “Yoldaki İşaretler”de; Mustafa Erdem Yavuz, Yusuf Manav ve Mehmet Oğuzhan Kaya, İslamcılığın dününe ve bugüne ve yarınına bakıyor. İlk programın konusu İslamcılığın nasıl bir ithama dönüştüğü ve İslamcı kanonda şairler: “İslamcılık ve onun seküler popülizme tercümesi olan 'Siyasal İslam', seküler camianın kendi Müslümanlıklarına zeval getirmeden hükümeti dini tutumlarından dolayı eleştirmek kullandıkları bir yafta oldu. Halihazırda zaten Ak Parti, onun sivil karşılıkları ve entelijansiya tarafından sahiplenilmeyen İslamcılık, böylece yalnızca kitabi bir tanımlama ve popüler bir itham olarak karşımıza çıkıyor.” Şimdi Serbestiyet kanalında yayında.
“Hiçbir kutsal kitap kendi başına din üretemez. Birisinin yorumuyla dinselleşebilir. İlk yazıldığı dönemin diliyle şimdi okunduğu dönemin dili çok farklı. Metni ancak tarihselleştirerek anlayabiliriz. Ama tarihselleştirdiğinde de dini vasfı azalacaktır. Böylece din sosyolojik bir cemaat anlam dünyasına dönüşüyor. Çok uzun yüzyıllara yayılsaydı ideolojiler için de geçerli olacaktı bu. Ama ideolojiler daha kısa süreli, bize benzeyen zihinlerin ürünleri. Daha kolay anlıyoruz. Ama bütün dinlerin dindarları o dini anlamakta aciz durumda. Ama zaten dindarlık da böyle bir şey. Dindarlık yaşayan bir şey. Her dönemde biz farkında olmadan yeniden yorumlanan bir şey.” Küçük Meseleler’in yeni bölümü şimdi Serbestiyet kanalında.
Aylardır Mayıs ve Haziran ayında yapılacağı söylenen Kandil’e askeri operasyonun izi yok. Zaten böyle bir operasyon için İran’ın onayı gerekir. Çözüm Süreci’nden korkmuş ve Kandil üzerinden bu süreci baltalamış İran böyle bir operasyona yeşil ışık yakmaz. Böyle bir operasyonu yapmak Türkiye’nin de menfaatine olmaz. O yüzden muhalefetin Kürt meselesini de normalleşme sınırlı içine alması ve bu konuda adım atarak iktidara yol açması herkesin menfaatine olacaktır.
Ali Bayramoğlu ile Bugünler: Özgür Özel, dış politika brifing meselesinden eleştirildi ama Türkiye'nin bence buna ihtiyacı var. Bunlar akıllı ve yaratıcı hamleler. Tabii ki, her iki parti bir araya gelip son derece muhafazakar bir dış politika ortaya çıkarırsa bunu tartışırız. Ama usul açısından böyle bir koordinasyonun önemli olduğunu düşünüyorum. Siyaset sadece önerilerle, soyut ortaya atılan söylemlerle oluşmaz. Bu söylemlerin, bu önerilerin hayata geçirilme çabasıyla gerçekleşir. Belediyeler bunun mecralardından birisidir. Şimdi dış politikada bir kapıyı zorlayan bir örnek görüyoruz ve ben açıkçası şu aşamada son derece anlamlı ve önemli olduğunu düşünüyorum.
7 Ekim’de başlayan çatışma ikliminden geri durmaya çalışan Şam rejimi ile Hamas, Hizbullah, Iraklı Şii örgütler ve Yemen’de Husileri öne süren İran rejimi arasında çıkar çatışması yaşanıyor. Suriye’de askeri güçleri bulunan İran ile Esad rejimi arasında soğuk rüzgarlar esiyor.