YouTube kanalı üzerinden gittiği restoran ve mekanları değerlendiren ünlü gastronomi yazarı Vedat Milor, son videosuyla sosyal medyada gündem oldu.
Yemek eleştirmeni Milor, İstanbul'da gittiği bir...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TRT World Forum'daki konuşması sırasında bir genç, İsrail'le ticareti protesto etmek için "Siyonistler faaliyetlerini limanlarımızda sürdürüyor" diye bağırdı.
Erdoğan, protestocuya "Yavrum,...
Yalım Eralp ile Dünya Dönüyor’da bu hafta: " Yavaş yavaş Avrupa Kırım konusunu gündeme almaya başladı. Kırım, Sovyetler Birliği zamanında Ukrayna’ya hediye olarak verilmişti. O dönem Ukrayna, Sovyetler Birliği’nin bir parçasıydı. Ancak "hediyeler geri alınır" misali, Rusya bunu işgal yoluyla gerçekleştirdi. Şu anda çok ciddi bir durumla karşı karşıyayız ve tehlike giderek artıyor. Bu çıkmaz sokaktan bir an önce çıkılması gerekiyor. Avrupalıların da bu savaşa olan tahammülü yavaş yavaş azalıyor.”
Ali Bayramoğlu ile Bugünler’de bu hafta: Cumhuriyet Halk Partisi’nin hem direnmek hem de alternatif politikalar üreterek kurucu bir siyaset inşa etmek üzere bu iki eksende hareket etmesi gerektiğini düşünüyorum. Sadece eleştirel siyaset yapmak, muhalefeti dar bir alana hapsedebilir. Örneğin Kürt meselesinde kayyumlara, tutuklamalara itiraz etmek elbette önemlidir. Ancak bu itirazların ötesinde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Kürt meselesinde bir çıkış yolu göstermesi gerekmektedir. Bu, partiyi bağımlı bir değişken olmaktan çıkarıp tamamen bağımsız bir aktör hâline getirebilir.
Hakan Şahin: Doğru soru şudur; Teğmenlerin verilen bir emre mukavemet gösterme, direnç gösterme gibi bir hakkı var mı? Buna cevabım; evet, belirli ölçülerde var olacak. Askerlik, disiplin ve emre itaat temelinde yürür, doğrudur. Fakat bu özellikle Kara Kuvvetleri açısından belirli düzeyde buradan sapmaları da kendi doğası içinde barındırır. Teğmenlerin yaptığı şeyin adının, belirli ölçüde bir mukavemet göstermek olduğunu düşünüyorum. “Nasıl oldu da hem 2023 hem 2024 mezunu teğmenler siyasi iktidarın istediği şekilde çıkmadılar’ diye sorulmalı. Bu olay, iktidarın silahlı kuvvetlerdeki kültürü istediği ölçüde değiştiremediğini gösteriyor”